İzlandaca içindeki vökva ne anlama geliyor?

İzlandaca'deki vökva kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte vökva'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İzlandaca içindeki vökva kelimesi su, sulamak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

vökva kelimesinin anlamı

su

noun

Garðyrkjumaður gæti til dæmis grafið áveituskurði að dýrmætum ávaxtatrjám sínum til að vökva ræturnar.
Bir meyve bahçesinde, bahçe sahibi değerli ağaçlarının köklerine su getirmek için sulama hendekleri kazabilir.

sulamak

verb

Áttu viđ til dæmis ađ flokka pķstinn og vökva blķmin?
Yani... gelen mektuplarla ilgilenmek ve bitkileri sulamak gibi.

Daha fazla örneğe bakın

Sandkötturinn kemst af með þann vökva sem hann fær úr bráð sinni.
Kum kedileri avlarından edindikleri suyla hayatta kalabilirler
Rúmmál vökva
Sıvı Ölçüleri
Vatn er kjörið til slíkra nota vegna þess að fleiri efni leysast upp í því en nokkrum öðrum vökva.
Su bunun için çok uygun bir maddedir; çünkü su, herhangi bir sıvıya oranla daha fazla maddeyi çözebilir.
Þarf að vökva garðinn eða reyta illgresi? Þarf að slá grasflötina eða klippa limgerðið?
Onların çimleri biçmesi, ya da ağaçları budaması, komşularının kendisine artık serzenişte bulunmalarına evinin neden olmayacağını bildiğinden o hemşirenin kendisini daha iyi hissetmesine yol açabilir.
Á þennan hátt hjálpaði hann þeim líka að gera sér grein fyrir hinu nauðsynlega hlutverki sem þeir gegndu í því mikilvæga starfi að sá og vökva.
Ayrıca, acil olan dikme ve sulama işinde oynadıkları önemli rolü anlamalarına da yardım etti.
Mikiđ af vökva.
Bol bol sıvı.
Ég þarf að vökva friðarliljuna.
Barış çiçeğimi sulamam lazım.
Vinátta líkist frekar fallegu blómi sem þarf að vökva og annast til að það vaxi og dafni.
Dostluk daha çok, gelişip güçlenmesi için özen göstermemiz ve beslememiz gereken canlı bir şeydir.
(Matteus 28:19, 20) Eftir að hafa gróðursett sæði sannleikans í móttækilegum hjörtum koma þeir aftur og vökva þau.
(Matta 28:19, 20) Anlayışlı yüreklere hakikat tohumunu ektikten sonra, tekrar gidip onları suluyorlar. (I.
Já, ég á líklega eftir að vökva hálfa sýsluna áður en ég hætti
İlçe çiftçilerinin yarısı müşterim olacak
Ranglæti, fordómar, þjóðernishyggja og trúarbrögð sá frækornum haturs um heim allan og vökva þau.
Dünya çapında nefret tohumları, adaletsizlik, önyargı, milliyetçilik ve din tarafından ekilip sulandı.
13 Aðrir í söfnuðinum geta glatt trúsystkini sín sem eiga vantrúaðan maka, rétt eins og regndroparnir vökva moldina og næra jurtirnar.
13 Tek tek düşen yağmur damlalarının toprağı ıslatıp bitkilerin büyümesini sağladığı gibi, cemaattekiler de yaptıklarıyla dinsel açıdan bölünmüş bir ailede yaşayan kardeşlerin mutluluğuna katkıda bulunabilir.
Við verðum að gera meira en aðeins sá sæði Guðsríkis; við verðum líka að vökva það.
Sadece Gökteki Krallık tohumlarını ekmekten daha fazlasını yapmalıyız; onları sulamalıyız da.
Hvað var hann að gera með þrif vökva?
Temizleme sıvısını ne yapıyormuş?
Orðið, sem gengur fram af munni hans, er fullkomlega áreiðanlegt líkt og regn og snjór fellur af himni og skilar því hlutverki að vökva jörðina og gera hana frjósama.
Göklerden inen yağmurun ve karın toprağı doyurup verimli kılacağı nasıl kesinse, Yehova’nın ağzından çıkan sözün de gerçekleşeceğine öyle kesin gözüyle bakılabilir.
Hvernig hafa bækur verið góð leið til að sá frækornum sannleikans og vökva þau?
Hakikat tohumlarının ekilmesinde ve sulanmasında kitapların nasıl bir rolü oldu?
Af hverju ertu að vökva kaktusinn?
Neden kaktüsü suluyorsun?
Menn, skepnur og jurtir þurfa þúsundir hráefna til vaxtar og viðhalds og þau þarf að flytja um lífveruna uppleyst í vökva, svo sem blóði eða æðasafa jurtanna.
Ayrıca, insanların, hayvanların ve bitkilerin gerek duyduğu binlerce tür hammadde, kan veya özsu gibi akışkanlarla taşınmalıdır.
Fljót rann frá Eden til að vökva aldingarðinn, og þaðan kvíslaðist það og varð að fjórum stórám.“ — 1. Mósebók 2:7-10.
Ve bahçeyi sulamak için Adenden bir ırmak çıktı; ve oradan bölündü ve dört kol oldu.”(
Honum kann að hafa fundist hann jafnlítils virði og skorpinn skinnbelgur sem menn hentu til hliðar þar eð ekki var hægt að nota hann lengur til að geymna vökva í.
Böylece kendisini, başkalarının sıvı tutmaya yaramadığından dolayı attıkları pörsümüş bir tulum kadar değersiz hissetmiş olabilir.
Jim er að vökva garðinn.
Jim bahçeyi suluyor.
Það er því ekkert sem kemur í staðinn fyrir vatnið, þennan dýrmæta vökva.
Değerli hayat iksiri suyun yerini hiçbir şey tutamaz.
Ertu búinn ađ vökva vel?
İyi suladın mı?
Merki þess að okkur skortir vökva er að við þolum illa hita, fáum höfuðverk, finnum fyrir þreytu og vöðvaeymslum, verðum þurr í munni og augum og þvagið verður dökklitað.
Su kaybının bazı belirtileri baş ağrısı, bitkinlik, kaslarda ağrı, koyu renkli idrar, sıcağa karşı tahammülsüzlük, gözlerde ve ağızda kuruluktur.
Einlægt hrós hefur sömu áhrif á nemandann og það hefur á plöntu að vökva hana – hann vex og dafnar. – Samanber Matteus 3:17.
Suyun bitkiyi büyütmesi gibi, içten övgü de kişiyi geliştirir (Matta 3:17 ile karşılaştırın).

İzlandaca öğrenelim

Artık vökva'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.

İzlandaca hakkında bilginiz var mı

İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.