İzlandaca içindeki viðgerð ne anlama geliyor?
İzlandaca'deki viðgerð kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte viðgerð'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İzlandaca içindeki viðgerð kelimesi onarım, tamir, tamirat, tamir etmek, onarmak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
viðgerð kelimesinin anlamı
onarım(renovation) |
tamir(renovation) |
tamirat(renovation) |
tamir etmek(repair) |
onarmak(repair) |
Daha fazla örneğe bakın
Um 1920 komu átta ungir brasilískir sjóliðar á nokkrar safnaðarsamkomur í New York-borg, á meðan herskipið þeirra var í viðgerð. 1920’lerde Brezilyalı sekiz genç denizci, çalıştıkları savaş gemisi onarılırken New York’taki birkaç ibadete katıldı. |
Viðgerð á regnhlífum Şemsiye onarımı hizmetleri |
Ég borgaði fyrir viðgerð -- og hún bilaði aftur. Tamiri için para ödedim ve tekrar bozuldu. |
Uppsetning og viðgerð á símum Telefon kurulumu ve onarımı hizmetleri |
Viðgerð á sólhlífum Güneş şemsiyesi onarımı hizmetleri |
" Fljótlega í íþrótt andláts áhafna viðgerð: " Yakında ölüm ekipleri onarım spor: |
Konungabók 18: 2, 3) Á fyrsta stjórnarári sínu fyrirskipaði hann viðgerð á musterinu og musterisþjónustan var tekin upp að nýju. (II. Kırallar 18:2, 3) Saltanatının birinci yılında, Yehova’nın mabedinin onarılmasını ve mabet hizmetlerinin yeniden başlatılmasını buyurdu. |
Gerðu þér grein fyrir fráhvarfseinkennum: Innan tólf stunda frá síðustu sígarettunni hefst viðgerð á hjarta og lungum. GİRİŞTİĞİNİZ MÜCADELEYİ ANLAYIN: Bazı sorunları beklemelisiniz. |
Meira að segja vann sjötug systir með okkur allar helgar nema eina, og það var þegar viðgerð stóð yfir á hennar eigin heimili. Hatta 70 yaşında yaşlı bir hemşire de biri hariç her hafta sonu bizimle birlikte çalıştı; o hafta sonunda ise kendi evi onarılıyordu. |
(Nehemíabók 2: 19, 20) Þegar viðgerð múranna hófst gerðu þessir sömu óvinir gys að: ‚Hvað hafa Gyðingarnir fyrir stafni, þeir vesalingar? (Nehemya 2:19, 20) Surların inşası yeniden başladığında, aynı düşmanlar şöyle alay etti: ‘Bu zayıf Yahudiler ne yapıyorlar? |
Vísindamaður nokkur viðurkennir að þessi viðgerð á gerviefni, sem enn er í þróun, „líki eftir“ því sem er nú þegar til í náttúrunni. Kimya profesörü Jerry S. Moore, geliştirilmekte olan bu yapay iyileşme sürecinin doğada zaten var olduğunu kabul ediyor. |
Þú sérð, telja hefur aðeins eitt ræst... og það er undir viðgerð. Kontun tek bir aracı varmış ve o da tamirdeymiş. |
Viðgerð á ljósmyndabúnaði Fotografik cihazların onarımı hizmetleri |
Að því loknu lætur Jósía þrjá menn stjórna viðgerð á musteri Jehóva. Daha sonra Yoşiya, üç kişiyi Yehova’nın mabedini onarmakla görevlendirir. |
Hann lét opna musterið þegar í stað og lagði drög að viðgerð á því. Bir an önce mabedi açtı ve onarılması için düzenlemeler yaptı. |
Hún hefur farið svo oft í viðgerð að hún er svo gott sem ný. Birçok kez tamir edildi. Neredeyse yepyeni sayılır. |
Mig langar að þakka ykkur fyrir þá frábæru reynslu... að fá að eiga þátt í viðgerð djásnanna Bana bu eşsiz deneyimi, bu mücevherlerin restorasyonuna... katkıda bulunma onurunu bağışlayan sizlere teşekkür etmek istiyorum |
Fín viðgerð, fínn tími. Adam akıllı tamir, adam akıllı zaman istiyor işte. |
Uppsetning og viðgerð á lyftum Asansör kurulumu ve onarımı hizmetleri |
Örfínar æðar skjóta líka öngum og vaxa að sárinu þar sem þær fjarlægja úrgangsefni og færa viðbótarnæringu meðan á niðurbroti og viðgerð stendur. Aynı zamanda ince kan damarları da gelişip hasarlı bölgeye doğru büyür. Böylece bu damarlar yıkım ve onarım sırasında o bölgede oluşan atıkları ortadan kaldırır ve fazladan besin maddesi sağlar. |
(Sefanía 3:9) Enn fremur gegna vel þjálfaðir meðlimir múgsins mikla núna stjórnarstörfum og öðrum ábyrgðarstörfum með hinu smurða stjórnandi ráði andlegra Ísraelsmanna, alveg eins og musterisþjónarnir, sem ekki voru Ísraelsmenn, unnu með prestunum að viðgerð á múrum Jerúsalem. — Nehemíabók 3: 22-26. (Tsefanya 3:9) Üstelik, büyük kalabalığın iyi eğitilmiş üyeleri, şimdi, ruhi İsrail’in meshedilmiş Yönetim Kurulunun yanında yöneticilik yapmakta ve sorumluluk gerektiren başka işleri yerine getirmektedirler; tıpkı İsrailli olmayan Netinimlerin Yeruşalim’in duvarlarını onarmakta ve kâhinlerle birlikte çalıştıkları gibi.—Nehemya 3:22-26. |
Hver fylgist með bróður eða systur sinna nauðsynlegri viðgerð í ríkissalnum? Bir birader ya da hemşire İbadet Salonunda gerekli bir tamirat işini yaparken onu kim fark ediyor? |
Fljótlega þurfti ég þó að fara aftur til Evrópu með hjólið í viðgerð. Ancak çok geçmeden motosikletimi tamir etmek için Avrupa’ya geri döndüm. |
Uppsetning og viðgerð á bræðsluofnum Endüstriyel fırınların kurulumu ve onarımı hizmetleri |
İzlandaca öğrenelim
Artık viðgerð'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.
İzlandaca sözcükleri güncellendi
İzlandaca hakkında bilginiz var mı
İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.