İzlandaca içindeki verðmæti ne anlama geliyor?

İzlandaca'deki verðmæti kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte verðmæti'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İzlandaca içindeki verðmæti kelimesi önem, değer, kıymet, ehemmiyet, değerler anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

verðmæti kelimesinin anlamı

önem

(value)

değer

(value)

kıymet

(value)

ehemmiyet

(value)

değerler

(value)

Daha fazla örneğe bakın

ALLIR kristnir menn eiga verðmæti af einu eða öðru tagi.
HEPİMİZİN çeşitli değerli şeyleri vardır.
(1. Pétursbréf 2:22) Þegar Jesús dó átti hann því feikileg verðmæti sem syndarinn Adam átti ekki við dauða sinn — réttinn til að lifa sem fullkominn maður.
Petrus 2:22) Öyleyse, İsa öldüğünde, günahkâr Âdem’in ölümünde sahip olmadığı, olağanüstü değerli bir şeye, kusursuz bir insan olarak yaşama hakkına sahipti.
(Postulasagan 1:3, 9-11) Þar, orðinn andavera á ný, gekk hann ‚fyrir auglit Guðs okkar vegna‘ og færði honum verðmæti lausnarfórnar sinnar.
(Resullerin İşleri 1:3, 9-11) Yine bir ruh olarak orada, fidye kurbanlığının değerini sunmak üzere “bizim için Allahın huzuruna” çıktı.
Verðmæti kórala má sjá af því að Biblían fjallar um þá á svipaðan hátt og gull, silfur og safírsteina.
Kutsal Kitabın mercana altın, gümüş ve safirle birlikte değinmesi onun değeri hakkında bir fikir verir.
Ræðst það af verðmæti þess sem tekið er, tilefninu eða einhverju öðru?
Çalınan şeyin değeri, kişinin niyeti ya da başka bir etken hırsızlığı hırsızlık olmaktan çıkarabilir mi?
Nauðsynlegt er að gera sér persónulega grein fyrir að við þörfnumst lausnargjaldsins, að iðka trú á verðmæti fórnar Jesú og láta síðan trúna birtast í verki með því að hlýða boðum hans.
Fidyeye gereksinim olduğunu kişisel olarak takdir etmek, İsa’nın verdiği kurbanının değerine iman göstermek ve emirlerine itaat etmekle bu imanı kanıtlamamız da gerekmektedir.
Ef þú varðveitir slík andleg verðmæti hefurðu alltaf eitthvað uppörvandi til að miðla öðrum. — Orðskv.
Eğer yüreğinizde böyle değerli şeyler biriktirirseniz, başkalarıyla paylaşacağınız teşvik edici şeyler daima olacaktır (Sül.
Faraóinn gat ekki notfært sér þessi verðmæti vegna þess að hann var dáinn.
Firavunlar bu pahalı eşyaları hiç kullanamadı, çünkü ölüydüler.
Þannig ætti alltaf að hafa í huga verðmæti kærleika og trúfesti og aldrei gleyma því.
Öyle ise, inayet ve doğruluk nitelikleri de daima zihinde tutulmalı ve değerleri asla unutulmamalıdır.
□ Hugsanlegt verðmæti.
□ Potansiyel değeri.
Orðasambandið „í heiðri hafður“ gefur til kynna virðingu og verðmæti.
Yehova evliliği böyle görür; bu kuruma saygı duyar ve değer verir.
Sé farið rétt með andleg verðmæti verða þau okkur til góðs líkamlega, tilfinningalega og andlega.
Ruhi değerlerin davranışlarımıza gereği gibi yön vermesine izin vermek bize fiziksel, duygusal ve ruhi yararlar sağlar.
Verðmæti þeirra grundvallaðist í orðunum: „Ég elska þig.“
Hazinenin gücü, “Seni seviyorum” sözünün sağlam temeline dayanıyordu.
Ef Ísraelsmaður varð fátækur og seldi sig í þrælkun til manns af annarri þjóð gat ættingi keypt hann lausan með því að greiða gjald sem talið var jafngilda verðmæti hans. (3.
Bir İsrailli yoksul düşüp İsrailli olmayan birine kendini köle olarak satarsa, bir akrabası kölelere biçilen bedeli ödeyerek onu geri alabilirdi.
Skiljið alls ekki verðmæti eða skilríki eftir í yfirhöfnum í fatahengi.
Lütfen toplantıyla ilgili herhangi bir konuda bilgi almak amacıyla toplantı yerinin müdüriyetine telefon etmeyin.
Skynsöm manneskja reynir ekki að streitast á móti þegar vopnaður þjófur krefst þess að hún láti verðmæti sín af hendi.
Hikmetli biri, silahlı bir kişi tarafından tehdit edildiğinde, değerli eşyalarının elinden alınmasına karşı koymaz.
Þá, árið 33 að okkar tímatali, eftir fórnardauða sinn og upprisu á andlegu tilverusviði, bar Jesús verðmæti lausnarfórnar sinnar fram ‚fyrir augliti Guðs.‘ Það opnaði leiðina enn frekari, nýjum atburðum hérna „undir sólinni.“ — Hebreabréfið 9:24; 1. Pétursbréf 3:18.
M.S. 33 yılında kurban olarak ölmesinden ve ruh olarak diriltilmesinden sonra ise, İsa, “Allahın huzuruna” çıkarak burada “güneş altında” gerçekleşecek olan harikulade gelişmelere zemin hazırladı.—İbraniler 9:24; I. Petrus 3:18.
Andleg verðmæti beina athyglinni að langtímalaunum en ekki skammtímaánægju.
Ruhi değerler kısa vadeli zevklere değil, uzun vadeli ödüllere dikkat çeker.
Í Bandaríkjunum var gefinn út peningaseðill að verðmæti 10.000 dollarar (um 750.000 íslenskar krónur).
Amerika Birleşik Devletleri’nde bir zamanlar basılan en yüksek değerdeki banknotun üzerinde 10.000 dolar yazıyordu.
Því þarf hinn meiri æðsti prestur, Jesús, ekki að verða maður á ný, fórna sér og snúa svo aftur til himna til að bera verðmæti fórnarinnar fram fyrir Jehóva Guð í hinu allra helgasta ár eftir ár.
Bu nedenle antitipik Başkâhin olan İsa’nın bir daha insan olarak gelip, kendini kurban etmesine ve göğe dönüp kurbanlığının değerini En Mukaddes Yerde bulunan Yehova Tanrı’ya her yıl tekrar tekrar sunmasına gerek yoktur.
Þegar kvíar skemmast og fiskurinn sleppur fara mikil verðmæti í súginn.
Bir tesis zarar görüp balıklar kaçtığında, balık çiftçisi değerli mallarını kaybeder.
Þótt Davíð væri neitað um þau sérréttindi kom það ekki í veg fyrir að hann undirbyggi verkið og heiðraði Jehóva með því að leggja persónulega fram afarmikil verðmæti í mynd gulls, silfurs og dýrra steina.
Mabedi inşa etme imtiyazının kendisine verilmemesi, projeyi hazırlamak ve kişisel olarak altın, gümüş ve her türlü değerli taşı teberru ederek Yehova’ya şeref vermekten Davud’u alıkoymadı. (II.
Þar sem við elskum Jehóva viljum við gjarnan nota þessi verðmæti í þjónustu hans. Við viljum fylgja innblásinni hvatningu Biblíunnar: „Tigna Drottin með eigum þínum.“ — Orðskv.
Yehova’yı sevdiğimiz için bunları O’na hizmet ederken kullanmak bizi mutlu eder. Böylece, Yehova’yı yüceltmek konusunda ilham edilmiş şu tembihi de dinlemiş oluruz: “Malınla . . . . RABBİ taziz et” (Sül.
Þ ú sendir upptæk verðmæti norður sem einkamuni þína
Hacizli mallar alinip, şahsi eşya gibi Kuzeye götürüldü
Með tilkomu fullkomins mannslífs lágu fyrir þau verðmæti sem þurfti til að kaupa mannkynið undan synd og dauða.
Kusursuz bir insan yaşamının var olmasıyla, insanlığı günah ve ölümden satın alacak paha da kullanılmaya hazır oldu.

İzlandaca öğrenelim

Artık verðmæti'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.

İzlandaca hakkında bilginiz var mı

İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.