İzlandaca içindeki laun ne anlama geliyor?
İzlandaca'deki laun kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte laun'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İzlandaca içindeki laun kelimesi maaş, aylık, ücret anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
laun kelimesinin anlamı
maaşnoun Og höfum eitt á hreinu, launin sem viđ greiđum eru verulega hærri en laun á stađnum. Müsaadenizle biraz açık konuşalım, maaşların oranı yerel maaşlara göre oldukça yüksektir. |
aylıknoun Ūađ fķr í ađ borga laun sálfræđinga. Aylık çeklerin psikiyatristin ödemelerine gitti. |
ücretnoun Vegna efnahagserfiðleika krefjast vinnuveitendur stundum lengri vinnutíma af starfsmönnum sínum, jafnvel fyrir lægri laun. Ekonomik baskılar yüzünden bazı patronlar işçilerinden daha fazla çalışmalarını, hatta bunu daha az ücret karşılığında yapmalarını talep ediyor. |
Daha fazla örneğe bakın
Versin hljóða svo: „Því að þeir sem lifa, vita að þeir eiga að deyja, en hinir dauðu vita ekki neitt og hljóta engin laun framar, því að minning þeirra gleymist. Mukaddes Kitabın Türkçe tercümesinde, orada bununla ilgili şöyle okuyoruz: “Çünkü yaşıyanlar biliyorlar ki, öleceklerdir; fakat ölüler bir şey bilmezler, ve artık onlar için ücret yoktur; çünkü onların anılması unutulmuştur. |
Hans eigið orð sýnir að „laun syndarinnar er dauði.“ Kendi Sözü “günahın ücreti ölüm”dür der. |
Verið glaðir og fagnið, því að laun yðar eru mikil á himnum.“ Sevinin, ve meserretle coşun; çünkü göklerde karşılığınız büyüktür.” |
Og ūú ert međ ķtrúlega gķđ laun. Ayrıca eşek yüküyle para kazanıyorsun. |
Var það ósanngjarnt að greiða verkamönnunum, sem unnu eina stund, sömu laun og þeim sem unnu allan daginn? Bir saat çalışan işçiler ile bütün gün çalışan işçilere aynı ücreti ödemek haksızlık mıydı? |
Við erum fólk Jehóva og að sjálfsögðu þjónum við Guði ekki einungis til að fá laun fyrir það. Tabii, Yehova’nın kavmi olarak O’na sadece ödül elde etme arzusuyla hizmet etmiyoruz. |
Mínir menn hafa ekki fengiđ laun í heilt ár. Adamlarım neredeyse bir yıIdır para almıyor. |
Og ūú borgar laun ūeirra ađ hálfu. Ve maaşlarının yarısını siz ödersiniz. |
(Esekíel 18:4) Enda þótt þetta sé gerólíkt kenningu kristna heimsins er það í fullkomnu samræmi við innblásin orð spekingsins Salómons: „Því að þeir sem lifa, vita að þeir eiga að deyja, en hinir dauðu vita ekki neitt og hljóta engin laun framar [í þessu lífi], því að minning þeirra gleymist. (Hezekiel 18:4) Bu sözler Hıristiyan âleminin öğrettiklerinden çok farklı olmasına karşın, hikmetli Süleymanın ilham altında söylediği şu sözlerle tamamen uyumludur: “Yaşıyanlar biliyorlar ki, öleceklerdir; fakat ölüler bir şey bilmezler, ve artık onlar için ücret [bu hayatta] yoktur; çünkü onların anılması unutulmuştur. |
11 Brátt leið að páskum árið 33 og Jesús hitti lærisveina sína á laun til að halda hátíðina. 11 Kısa süre sonra MS 33 yılının Fısıh bayramıydı ve İsa bayramı kutlamak üzere elçileriyle özel olarak bir araya gelmişti. |
Þjónn þinn varðveitir þau kostgæfilega, að halda þau hefir mikil laun í för með sér.“ Kulun da onlarla sakınır. Onları tutmakta büyük karşılık vardır.” |
Hann sagði: „Þjónn þinn varðveitir þau kostgæfilega, að halda þau hefir mikil laun í för með sér. Kendisi şunları söyledi: “Kulun da onlarla sakınır; onları tutmakta büyük karşılık vardır. |
Að þekkja Guð og gera hans vilja hefur „mikil laun í för með sér.“ — Sálm. İşte o zaman, Tanrı’nın iradesini bilip yapmaktan “büyük karşılık” elde edeceğiz.—Mezm. |
Þeir sem fá hagstæðan dóm hljóta eilíft líf sem gjöf frá Guði en þeir sem hljóta óhagstæðan dóm munu taka út að fullu laun syndarinnar: dauða. — Rómverjabréfið 6:23. Olumlu hüküm alanlar, Tanrı’dan gelen ebedi hayat armağanına kavuşacak, olumsuz yönde hükmedilenler ise, günahın değişmez ücreti olan ölüm cezasına çarptırılacaklardır.—Romalılar 6:23. |
Þeir greiða þér full laun á meðan Bu sürede... birkaç ay, maaşının tamamını ödemeyi kabul ettiler |
Orð hans fullvissar okkur: „Laun auðmýktar, ótta Drottins, eru auður, heiður og líf.“ — Orðskviðirnir 22:4. Tanrı’nın Sözü bize şu güvenceyi veriyor: “Alçak gönüllü olmanın ve RAB korkusunun sonu, servet, izzet ve hayattır” (Süleyman’ın Meselleri 22:4). |
Það að ‚framganga eftir því sem við trúum, ekki eftir því sem við sjáum,‘ mun framar öllu öðru veita okkur þau laun að eiga hlut í að upphefja drottinvald Jehóva yfir alheimi. Her şeyden önemlisi, ‘görünüşle değil, iman ile yürümek’, Yehova’nın evrensel egemenlik hakkının teyit edilmesine katkıda bulunma mükâfatını kazanmamızı sağlayacaktır. |
Og sum hjón uppgötva að ein laun nægja ekki til að sjá fyrir brýnustu nauðsynjum fjölskyldunnar. Bazı çiftler de ailenin temel ihtiyaçlarını karşılamak için tek bir maaşın yeterli olmadığını fark ederler. |
og ánægt með laun skaparans. Yah’a güven duyuyorlar. |
(Matteus 24:13) Laun þeirra sem ljúka hlaupinu eru eilíft líf! (Matta 24:13) Koşuyu başarıyla bitirenleri bekleyen ödül sonsuz yaşamdır! |
Verðugir einstaklingar, sem buðu lærisveinunum inn á heimili sín sem spámönnum, og gáfu þeim ef til vill „svaladrykk“ eða jafnvel húsaskjól, myndu ekki fara á mis við laun sín. Şakirtleri birer peygamber olarak evlerine kabul edip onlara “bir bardak soğuk su” veya yatacak yer veren değerli kişiler, yaptıklarının karşılığını kaybetmeyeceklerdi. |
(Sjá greinina „Þeir gera skil þegar þeir deyja“.) (c) Hvaða laun hljóta sauðirnir? (“Ölen Meshedilmişlerle Görülen Hesap” başlıklı çerçeveye bakın.) (c) Koyun olduğuna karar verilen kişiler hangi ödülü alacak? |
Laun hækkuðu og mönnum bauðst að fara á eftirlaun. Ancak patronlar önerdi ona, tatile gitmek. |
Lestu hughreystandi loforð hans í síðustu bók Biblíunnar, Opinberunarbókinni: „Heiðingjarnir reiddust, en reiði þín kom, sá tími, er dauðir skulu dæmdir verða, og tíminn til að gefa laun þjónum þínum, spámönnunum og hinum heilögu og þeim, sem óttast nafn þitt, smáum og stórum, og til að eyða þeim, sem jörðina eyða.“ — Opinberunarbókin 11:18. Kutsal Yazıların son kitabı olan Vahiy’de yer alan güven verici şu vaade dikkat edin: “Milletler gazaplandılar, ve senin gazabın geldi, ve ölülerin hükmolunmak ve senin peygamber kullarına ve mukaddeslere ve senin isminden korkanlara, küçüklere ve büyüklere, ücretlerini vermek, ve yeri harap edenleri harap etmek vakti geldi.”—Vahiy 11:18. |
(b) Hvernig hljóta þeir laun sín? (b) Onlar, mükâfatlarını nasıl alırlar? |
İzlandaca öğrenelim
Artık laun'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.
İzlandaca sözcükleri güncellendi
İzlandaca hakkında bilginiz var mı
İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.