İzlandaca içindeki hefja ne anlama geliyor?

İzlandaca'deki hefja kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte hefja'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İzlandaca içindeki hefja kelimesi kaldırmak, artırmak, yükseltmek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

hefja kelimesinin anlamı

kaldırmak

verb

artırmak

verb

yükseltmek

verb

Daha fazla örneğe bakın

& Hefja nýja æfingarlotu
Yeni Oturum Aç
6: 30-34) Við þurfum að hafa svipað hugarfar til að hefja biblíunámskeið og halda þeim áfram.
6:30-34) Mukaddes Kitap tetkikleri başlatmak ve sürdürmek benzer bir tutum gerektirir.
Jesús benti fylgjendum sínum á að engin ætti að hefja sjálfan sig yfir trúbræður sína þegar hann sagði: „Þér skuluð ekki láta kalla yður meistara, því einn er yðar meistari og þér allir bræður.
İsa, takipçilerinden hiçbirinin kendini iman kardeşlerinden üstün görmemesi gerektiğini göstermek üzere şöyle dedi: “Siz rabbi diye çağırılmayın; zira sizin mualliminiz birdir, ve siz hep kardeşsiniz.
Hvernig má hefja biblíunámskeið hjá þeim sem hafa fengið blöðin?
Dergi Verdiğimiz Kişilerle Nasıl Mukaddes Kitap Tetkikleri Başlatabiliriz?
Hvaða einfalda aðferð væri hægt að nota til að hefja biblíunámskeið?
Mukaddes Kitap tetkikleri başlatmak üzere kullanılabilecek basit bir yöntem nedir?
hefja biblíunámskeið fyrsta laugardaginn í júní
Haziran Ayının İlk Cumartesi Günü Kutsal Kitap Tetkiki Başlatmak İçin
Hvaða spurninga mætti spyrja til að hefja samtalið?
Sohbet başlatmak için nasıl bir soru sorulabilir?
2 En þegar fram liðu stundir gerðist einn af andasonum Jehóva svo óskammfeilinn að hefja sig upp sem guð í andstöðu við hann.
2 Zamanla, Tanrı’nın melek oğullarından biri utanmadan kendini Yehova’ya karşı koyan, rakip bir tanrı haline getirdi.
Sviðsettu hvernig við getum notað tímaritin til að hefja biblíunámskeið fyrsta laugardaginn í janúar.
Sonra, Ocak ayının ilk Cumartesi günü tetkik başlatmak için dergilerin nasıl sunulabileceği bir gösteriyle canlandırılsın.
Dirfsku þarf til að hefja keppni að þráðu marki, en það þarf jafnvel enn meiri dirfsku til að standa upp og reyna aftur, ef menn missa fótana í fyrstu tilraun.
Cesaret göz dikilen hedefe ilk hamleyi yapmak demektir, ama asıl cesaret tökezlediğimiz zaman ayağa kalkmak için gereken ikinci çabayı göstermektir.
Það markmið að hefja biblíunámskeið verður alltaf að vera skýrt í huga.
Bir Mukaddes Kitap tetkiki başlatma amacı her zaman zihinde tutulmalı.
Hvettu alla til að reyna að hefja biblíunámskeið.
Herkesi bu konuda gayret göstermeye teşvik edin.
og reyna að hefja biblíunámskeið.
broşürünü sunmak ve Kutsal Kitap tetkiki başlatmak.
1. (a) Hvað erum við látin hefja er við vígjum okkur Jehóva Guði?
1. (a) Kendimizi Yehova Tanrı’ya vakfettiğimiz zaman önümüze ne konulur?
Hefja skurđađgerđ.
Ameliyat başlatılıyor.
Hvers vegna er mjög mikilvægt að hefja barnafræðsluna snemma og hvernig má gera það?
Çocukları küçük yaştan itibaren eğitmek neden bu kadar önemlidir ve bu nasıl başarılabilir?
Blaðaleið hentar vel til að hefja biblíunámskeið Ríkisþjónustan, 1.2014
Dergi Güzergâhınızda Kutsal Kitap Tetkiki Başlatabilirsiniz Krallık Hizmetimiz, 1/2014
Jesús hefur verið trésmiður en nú er tíminn kominn fyrir hann til að hefja þjónustuna sem Jehóva Guð sendi hann til jarðar til að gegna.
İsa o güne kadar marangozluk yapmıştı; oysa artık Yehova Tanrı’nın, onu yeryüzüne gönderme amacına uygun olarak, hizmete başlama zamanı gelmişti.
Skólann skal hefja Á RÉTTUM TÍMA með söng og bæn og allir boðnir velkomnir og síðan haldið áfram sem hér segir:
Program, ilahi, dua ve açılış sözleriyle VAKTİNDE başlamalı; sonra, aşağıda gösterildiği gibi devam edecek:
Viltu hefja framleiđslu eftir einn mánuđ?
Bu senaryoyu bir ay içinde mi çekmek istiyorsunuz?
Nefndu dæmi um hvernig hægt er að hefja biblíunámskeið við mismunandi aðstæður.
Mukaddes Kitap tetkiklerine başlamak için farklı yollar denemenin yararını gösteren hangi tecrübeleri anlatabilirsiniz?
Stundum einblínum við, foreldrar, vinir og kirkjuþegnar svo afgerandi mikið á trúboðsundirbúning fyrir unga menn að við vanrækjum upp að vissu marki, hin mikilvægu skrefin á sáttmálsveginum, sem verður að uppfylla áður en hægt er að hefja starf fastatrúboða.
Bazen ebeveynler, arkadaşlar ve Kilise üyeleri olarak, genç beylere yönelik görevli hazırlıklarına o kadar yoğunlaşırız ki, tam zamanlı görevli hizmetine başlamadan önce yerine getirilmesi gereken, antlaşma yolundaki diğer hayati adımları bir dereceye kadar ihmal edebiliriz.
Systirin lét konuna fá rit og ákveðið var að hefja biblíunám hjá henni og manninum hennar.
Kendisine bir yayın verildi; ayrıca, onunla ve kocasıyla Mukaddes Kitap tetkiki için bir düzenleme yapıldı.
Sumir hefja ræðu með því að vitna í nýlegar fréttir, dagblað eða ummæli viðurkennds heimildarmanns.
Bazı konuşmacılar söze güncel bir haberle, yerel bir gazeteden yaptıkları bir alıntıyla ya da tanınmış bir otoritenin bir sözüyle başlarlar.
Ákvörðun hans um að hætta í gömlu vinnunni og hefja eigin rekstur borgaði sig svo sannarlega.
Eski işini bırakıp kendi işine başlaması kararı gerçekten işe yaradı.

İzlandaca öğrenelim

Artık hefja'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.

İzlandaca hakkında bilginiz var mı

İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.