İzlandaca içindeki goðafræði ne anlama geliyor?

İzlandaca'deki goðafræði kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte goðafræði'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İzlandaca içindeki goðafræði kelimesi mitoloji, Mitoloji anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

goðafræði kelimesinin anlamı

mitoloji

noun

Hún var þáttur í trúarbrögðum fornmanna og undirrót allrar goðafræði.“
Bu inanış eski dinlerde de vardı ve tüm kültürlerde mitoloji bu inanışa dayanır.”

Mitoloji

Hún var þáttur í trúarbrögðum fornmanna og undirrót allrar goðafræði.“
Bu inanış eski dinlerde de vardı ve tüm kültürlerde mitoloji bu inanışa dayanır.”

Daha fazla örneğe bakın

Á fjórðu öld tók kristni heimurinn upp trú á „þrenningu“ sem hafði fyrir þann tíma verið að finna í goðafræði Babýloníumenn, Egypta, Hindúa og Búddatrúarmanna.
MS dördüncü yüzyılda Hıristiyan âlemi, daha önceleri Babilliler, Mısırlılar, Hintliler ve Budistler tarafından öğretilmekte olan “Üçlük” inancını benimsedi.
Ég hafði alltaf mestan áhuga á fuglum, flugvélum og goðafræði.
Galiba kuşlara, uçaklara, mitolojiye ilgim daha fazlaydı.
Hin sterka blöndun semískra þátta, bæði í elstu myndum grískrar goðafræði og í grískum átrúnaði, er núna svo almennt viðurkennd af fræðimönnum að ekki þarf að fara frekari orðum um það.
Sami öğelerinin eski Yunan mitolojisine ve de Yunan kültlerine yoğun biçimde karışmış olduğu, bilim adamlarınca daha fazla yorum gerektirmeyecek ölçüde genel bir kabul görmüştür.
Að sögn Jústínusar og annarra kennara, sem voru sama sinnis og hann, fullnægði kristnin þörfum allra manna vegna þess framlags sem hún fékk frá heimspeki og goðafræði.
İustinos ve onun gibi düşünen din öğretmenlerine göre felsefenin ve mitolojinin Hıristiyanlığa girmesiyle bu din gerçekten evrensel olmuştu.
Grísk goðafræði hafði notið almennrar viðurkenningar og spásagnir voru algengar.
Yunan mitolojisi geniş çapta kabul görüyordu ve büyücülük yaygındı.
Nær enn í bæinn, kemur þú til staðsetningu Breed er, hinum megin af the vegur, bara á brún viði, jörð frægur fyrir pranks á illi andinn er ekki greinilega nefnt í gömlum goðafræði, sem hefur virkað a áberandi og ótrúlega þátt í New England lífi okkar, og verðskuldar, eins mikið eins og allir goðsögulegum eðli, að ævisögu hans skrifað einn daginn, sem fyrst kemur í því yfirskini að vin eða ráðinn maður, og þá rænir og morð alla fjölskylduna - New- England Rum.
Gittikçe henüz şehre, yolun diğer tarafında, Breed yeri geliyor zemin ünlü şakalar değil belirgin bir iblis; sadece ahşap kenarında eski mitolojisinde adlı bir hareket etmiştir New England hayatında belirgin ve şaşırtıcı bir parçası ve herhangi biri kadar, hak mitolojik karakter, onun biyografisini yazdığı bir gün önce gelir bir arkadaşınız ya da işe adam kılığında ve sonra bütün aile - Yeni- İngiltere Rum çalmaktadır ve cinayetler.
Ólympusfjall (eða Ólympsfjall) er hæsta fjall Grikklands, 2.917 metra hátt, það er heimili guðanna í grískri goðafræði.
Dağ, 2.917 m yüksekliği ile Yunanistan'ın en yüksek noktasıdır ve aynı zamanda mitolojide Yunan Tanrılarının evidir.
Bókin Archeology of the Old Testament segir: „Grimmdin, lostinn og taumleysið í goðafræði Kanverja . . . hlýtur að hafa kallað fram verstu lesti í fari dýrkenda þeirra og haft í för með sér margar afar siðspillandi iðkanir á þeim tíma, svo sem heilagt vændi, barnafórnir og snákadýrkun . . . algera siðferðis- og trúarúrkynjun.“
Archaeology and the Old Testament, (Arkeoloji ve Eski Ahit) adlı kitap şöyle der: “Kenan mitolojisinin vahşet, şehvet ve nefsine mağlup oluşu, kendini adayan ve sofu kimselerde, dini fahişelik, çocuk kurbanı ve yılan tapınması gibi o zamanın ahlakı en çok bozan alışkanlıklarını dahil etti ve en kötü özelliklerini meydana çıkarması gerekti . . . . tamamen dini ve ahlaki soysuzluk”.
Með það í huga er rétt að spyrja hvaða trúarhópur hafni hinum trúarlegu ósannindum fornrar goðafræði og grískrar heimspeki sem gagnsýrir flest trúarbrögð.
Bu alanda imanlı insanlar arasında hangi grup, kökü eski mitolojiye ve Yunan felsefesine dayanan ve dinlerin çoğunda bulunan yanlış öğretilerle ilişkisini kesmiştir?
Í fréttaskeyti frá Moskvu til dagblaðsins Washington Post sagði fyrrverandi rektor við framhaldsskóla kommúnistaflokksins: „Þjóð byggir ekki aðeins á efnahagskerfi sínu og stofnunum, heldur líka á goðafræði sinni og stofnendum.
Washington Post gazetesinin Moskova muhabiri, Komünist Parti Yüksek Okulunun eski bir rektörünün şu sözlerini yayımladı: “Bir ülke, sadece kendi ekonomisi ve kuruluşlarıyla değil, mitolojisi ve bu ülkeyi kuran atalarının verdiği eğitimle de yaşar.
Í grískri goðafræði var sú fyrsta af „fimm öldum mannsins“ kölluð „gullöldin.“
Yunan mitolojisinde “İnsanın Beş Çağı”nın ilki “Altın Çağ” olarak adlandırılır.
Guð illskunnar hét Set í goðafræði Egypta og var hann „í mynd furðuskepnu með mjóa, snúna snoppu, bein, ferköntuð eyru og stífan, klofinn hala.“ — Larousse Encyclopedia of Mythology.
Mısır mitolojisinde, Set kötülük tanrısıydı ve “çakal gövdeli, dört köşe kulaklı, kuyruğu püsküllü (sonradan çatal biçiminde), sivri burunlu” tuhaf bir hayvan olarak betimleniyordu.”—AnaBritannica.
Hún var þáttur í trúarbrögðum fornmanna og undirrót allrar goðafræði.“
Bu inanış eski dinlerde de vardı ve tüm kültürlerde mitoloji bu inanışa dayanır.”
Seifur var æðstur guða samkvæmt goðafræði Grikkja og Hermes, sonur hans, var talinn mælskur mjög.
Yunan mitolojisinde Zeus tanrıların başıydı ve oğlu Hermes etkili konuşmasıyla tanınırdı.
6 Saga trúarbragða og goðafræði virðist þó bera það með sér að Satan hafi, áður en Jehóva tvístraði mannkyninu, innprentað tilbiðjendum sínum viss frumatriði falskra trúarbragða.
6 Fakat mitoloji ve dinler tarihi temeline dayanarak, Yehova insanları oradan dağıtmadan önce, Şeytan’ın, tapıcılarının zihnine sahte dinin belirli ana fikirlerini yerleştirdiği anlaşılıyor.
Þar vann, endurskoða goðafræði, námundun a dæmisaga hér og þar, og byggja kastala í loftinu sem jörðin bauð engar verður grunni.
Biz burada ve orada, mitoloji, yuvarlama, bir masal revize çalıştı ve hava toprak layık hiçbir temeli sunulan kaleler inşa.

İzlandaca öğrenelim

Artık goðafræði'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.

İzlandaca hakkında bilginiz var mı

İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.