İzlandaca içindeki braut ne anlama geliyor?
İzlandaca'deki braut kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte braut'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İzlandaca içindeki braut kelimesi bant, sokak, şerit anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
braut kelimesinin anlamı
bantnoun |
sokaknoun Æstur múgur gekk berserksgang, kveikti í, braut rúður í verslunum, rændi og ruplaði. Fyrirtæki, heimili fólks og farartæki voru eyðilögð og þar með lífsviðurværi margra. Sokakları ateşe veren, mağazaların camlarını kıran ve dükkânları yağmalayan kontrolden çıkmış kalabalık gruplar işyerlerine, evlere ve araçlara büyük zarar verdi. |
şeritnoun |
Daha fazla örneğe bakın
JÁ → HALTU ÞÁ ÁFRAM Á SÖMU BRAUT EVET → AYNI ŞEKİLDE DEVAM ET |
Glataði sonurinn var að mörgu leyti líkt á vegi staddur og margir sem yfirgefa hina beinu braut hreinnar tilbeiðslu nú á dögum. Müsrif oğlun durumu, bugün pak tapınmayı terk edip doğru yoldan ayrılmış birçok kişinin yaşadıklarına benzer. |
Enn hefur álfaherinn ekki horfið á braut eins og ég krafðist! Elf ordusu hâlâ emrettiğim gibi buradan ayrılmadı! |
Því miður hefur hinn sonur okkar ekki haldið sér á þeirri kristnu braut sem við beindum honum inn á. Ne yazık ki, diğer oğlumuz, onu yönelttiğimiz hakikat yolunda devam etmedi. |
(Amos 3:2) En syndum stráð braut Ísraelsmanna sýndi fyrirlitningu gagnvart nafni Guðs og drottinvaldi. (Amos 3:2) İsrail günah işleyerek, Tanrı’nın ismi ve egemenliğini hor gördü. |
Ūau braut ég líka. Onu da bozdum. |
Ég lék ellefu ár, og braut ekki einu sinni nögl yïl ligde oynadïm ve hiç bir sekilde canïm yanmadï |
Trúarviðhorf hafa vissulega áhrif á afstöðu votta Jehóva sem biðja eins og sálmaritarinn: „Vísa mér veg þinn, [Jehóva], leið mig um slétta braut.“ Yehova’nın Şahitleri açısından konunun dinsel inanç yönü önemli bir etkendir; onlar mezmur yazarının şu isteğine katılırlar: “Ya RAB, yolunu bana öğret, ve . . . . bana düz yolda rehber ol.” |
Ég braut einu reglu ykkar. Siz bana bir kural koydunuz ve ben ona uymadım. |
Haltu áfram á sömu braut Böyle devam edin |
Ef við ætlum að vera trúföst og styðja sanna tilbeiðslu verðum við að halda okkur staðfastlega við þá braut sem við höfum valið, sama hvað gerist. Gerçek tapınmayı vefayla desteklemek seçtiğimiz yolda ne pahasına olursa olsun sadakatle dayanmak anlamına gelir. |
Ófullkomleikinn spillti karlmennsku hans svo að hún fór út á ranga braut og varð til þess að hann ‚drottnaði yfir konu sinni.‘ Kusurluluğu, artık erkekliğe özgü davranışlarını bozup onlara yanlış yön vererek ‘karısına hâkim’ olmasına yol açtı. |
Hvaða braut ættum við að fylgja eftir að hafa snúið baki við syndugu líferni? Günahkâr uygulamalardan vazgeçip döndüğümüze göre, hangi yolu izlemeliyiz? |
Æ bjartari braut okkar verður Şimdi yolumuz daha parlak |
Hér er átt við þann atburð þegar Tígrisfljót braut skörð í múra Níníve. Bu kapılar, Nineve’nin surlarının Dicle Irmağı’nın suları tarafından kısmen yıkılmasına atfetti. |
Það er ekki úti um okkur þótt við höfum skjögrað eftir braut lífsins á einhvern þann hátt að hjörtu okkar hrópa til Guðs um miskunn. Eğer hayat yolunda herhangi bir şekilde sürçersek, fakat yüreğimiz Tanrısal merhamet için haykırırsa, durum ümitsiz değildir. |
Þér kenndi kristna braut Aslında bu yolu |
Það er mjög sorglegt að sjá ástvin villast út af braut hreinnar tilbeiðslu. Sevilen birinin pak tapınma yolundan sapmasına tanık olmak gerçekten üzücü bir olaydır. |
Hún braut upp flösku af ‚dýrri‘ ilmolíu. “Çok pahalı” hoş kokulu yağın bulunduğu kabı kırıp açtı. |
Jóhannes var mjög hvetjandi við Gajus og fullvissaði hann um að hann væri á réttri braut. Elçi Yuhanna Gayus’u güçlendirdi ve ona doğru olanı yaptığını söyledi. |
Ég braut fótlegginn minn. Ben bacağımı kırdım. |
Afi hjálpađi mér ađ byggja braut. Büyükbabam çalışma alanı yapmamda ve birçok şeyde yardımcı oldu. |
er fús þú gengur hans braut. İtaat edeceksin? |
Orð Páls postula varpa ljósi á það hvernig minningarhátíðin um dauða Krists skuli fara fram: „Því að ég hef meðtekið frá Drottni það, sem ég hef kennt yður: Nóttina, sem Drottinn Jesús var svikinn, tók hann brauð, gjörði þakkir, braut það og sagði: ‚Þetta er minn líkami, sem er fyrir yður. Resul Pavlus’un şu sözleri Mesih’in ölümünün anılmasına ışık tutar: “Çünkü size aktardığımı ben Rabden aldım ki Rab İsa ele verileceği gece bir ekmek aldı, ve şükrettikten sonra onu kırdı ve dedi: ‘Bu sizin uğrunuza olan bedenim demektir. |
Þeir konungar, sem gengu ekki sömu braut og Davíð, voru þó margfalt fleiri en þessir góðu konungar. Bu iyi krallar Davud’un yolundan gitmeyenlere oranla azınlıktaydı. |
İzlandaca öğrenelim
Artık braut'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.
İzlandaca sözcükleri güncellendi
İzlandaca hakkında bilginiz var mı
İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.