İngilizce içindeki junk ne anlama geliyor?
İngilizce'deki junk kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte junk'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İngilizce içindeki junk kelimesi işe yaramaz şeyler, ıvır zıvır, eski/değersiz eşya, döküntü eşya, değersiz, kıymetsiz, uyuşturucu madde, Çin (yelkenli) gemisi, cinsel organ, çöpe atmak, abur cubur yiyecek, ucuz takı, çöp posta, istenmeyen posta, çöplük, mezbele, hurdalık, hurda/külüstür şey anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
junk kelimesinin anlamı
işe yaramaz şeyler, ıvır zıvırnoun (useless things) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Dan threw away all of his junk when he moved. |
eski/değersiz eşya, döküntü eşyanoun (useless item) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Karen's car was a piece of junk, and she wanted a new one. |
değersiz, kıymetsizadjective (worthless) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Nathan's junk computer doesn't even start. |
uyuşturucu maddenoun (drugs) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Larry went to the hospital when he shot too much junk into his veins. |
Çin (yelkenli) gemisinoun (Chinese ship) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Zhou Hao sailed a junk along the river as a tour guide. |
cinsel organnoun (slang (genitalia) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Sam scratched his junk as he sat in class. |
çöpe atmaktransitive verb (US (scrap: throw away) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Vincent junked his old bike and bought a new one. |
abur cubur yiyeceknoun (food that is unhealthy) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) People who eat too much junk food suffer from many serious health problems. |
ucuz takınoun (fake jewelry) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Belinda started making junk jewellery out of plastic and wire. |
çöp postanoun (unsolicited e-mail) (bilgisayar) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) I've got great spam filters so hardly ever see any junk mail. |
istenmeyen postanoun (unsolicited leaflets, etc.) (reklam olarak gelen) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) The mail we receive is usually 90% junk mail and 10% actual letters. |
çöplük, mezbelenoun (mainly US (place for reselling discarded items) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
hurdalıknoun (US (scrapyard) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) The welder went to the junkyard to look for spare parts. |
hurda/külüstür şeynoun (informal (article: unwanted) (argo) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) That's not an antique: it's a piece of junk! |
İngilizce öğrenelim
Artık junk'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.
junk ile ilgili kelimeler
Eş anlamlılar
İngilizce sözcükleri güncellendi
İngilizce hakkında bilginiz var mı
İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.