Rusça içindeki тянуться ne anlama geliyor?
Rusça'deki тянуться kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte тянуться'ün Rusça'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Rusça içindeki тянуться kelimesi uzamak, uzanmak, gerinmek, sürüklenmek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
тянуться kelimesinin anlamı
uzamakverb Ну, надеюсь, это не будет тянуться так долго, как в прошлом году. İnşallah bu sefer de geçen seneki gibi uzamaz. |
uzanmakverb В Библии словом «стремиться» переведен греческий глагол, который означает «горячо желать, тянуться к чему-либо». Yunanca bir fiilden tercüme edilen Kutsal Kitaptaki “erişmeye istekli” ifadesi, içtenlikle arzulamak, uzanmak fikrini içerir. |
gerinmekverb |
sürüklenmekverb |
Daha fazla örneğe bakın
Нельзя продолжать тянуть одеяло на себя. Bu valsleri yapmaya devam edemeyiz. |
Нельзя больше тянуть, ты должна сказать ему правду. Richard'a gerçeği söylemeyi ne kadar daha erteleyebilirsin ki. |
Нужно тянуться к звёздам. Hedefini yüksek tut. |
Но обман и последнее превращение уже рядом, так что делайте бросок — не стоит больше тянуть! Aldatmaca ve son değişim işte burada, topu atıp işinizi bitirin!"" |
Посмотрите на те два дерева, они тянутся к свету, отталкивая друг друга, но с изяществом и удивительной неспешностью. Şu iki ağaca bir bakın, güneşi en fazla kullanabilmek için şaşırtıcı ve zarif bir yavaşlıkla birbirlerini itiyorlar. |
Как собака, когда тянут поводок. Bir köpeğin tasmasını bir anda çekmesi gibi. |
Нечего тянуть. Çok hevesliyiz. |
И такие как он тянут эту страну на дно. Ülkesini bok çukuruna sürükleyen bir adam. |
Но шутки в сторону. Думаю, в мире ещё много беспрецедентных проблем, которые сопровождаются эмоциональным всплеском — столкнувшись со стремительными переменами, многие люди хотят притормозить, и когда вокруг так много непонятного, они тянутся к знакомому. Şaka bir yana, Sanırım dünyamız emsali görülmemiş zorluklarla karşı karşıya ve bunlar beraberinde duygusal bir geri tepme getiriyor. Her şeyin hızla değiştiği bu dünyada pek çok insan yavaşlamak istiyor. |
Десколада пытается нас уничтожить, и у нас нет времени тянуть. Descolada bizi yok etmeye çalışıyor ve tereddüt edecek zamanımız yok. |
Какое же это благословение — тянуть наш груз бок о бок с Иисусом! Bu ne büyük nimet olurdu—yanımızda yükümüzü bizimle birlikte çeken İsa var! |
Мать будет тянуть его за рукав и говорить лестные слова в его ухо; Сестра бы оставить ее работать, чтобы помочь своей матери, но это не будет иметь желаемого влияние на отца. Anne kol onu çekin ve onun kulağına bir iltifat kelime konuşur; kız kardeşi, annesi yardım için yaptığı çalışmalardan bırakacaktı, ancak bu istenilen olmazdı baba etkisi. |
Например, воду для Мехико приходится качать за 125 с лишним километров и тянуть водопроводные линии через горную цепь, высота которой на 1 200 метров больше высоты этого города над уровнем моря. Örneğin, México kenti şimdi suyu borularla 125 kilometreden fazla bir mesafeden taşıyarak, şehirden 1.200 metre yüksek olan sıradağların üzerinden pompalamak zorunda. |
Мне тянуть на себя или... Geri mi çekeyim yoksa... |
Вы касаетесь, что поездка линии... он будет тянуть, которые вызывают бесплатно. Tuzak halata dokunacak olursan...... buradaki mekanizmayı serbest bırakacak. |
О добродетельной жене в Библии говорится: «Ее руки тянутся к прялке и берутся за веретено» (Притчи 31:10, 19). Kutsal Kitap “faziletli kadın” hakkında şöyle der: “Elini örekeye koyar, iği avcunda tutar” (Özdeyişler 31:10, 19). |
Что мы не можем себе позволить, так это тянуть это дерьмо, как блять мой развод. Bu işin boşanma davam gibi uzamasını da göze alamayız. |
Нет, я не пытаюсь тянуть время Hayır, zaman kazanmaya çalışmıyorum. |
Эти горы тянутся вдоль реки Гуйцзян. Одна за другой возвышаются гряды остроконечных известковых вершин. Li Irmağı boyunca dizi dizi uzanan kireçtaşı tepeleri, ziyaretçileri güzellikleriyle etkiler. |
Лучше тянуть с этим. Oyalanmamak daha iyi. |
Главное - не тянуть слишком долго. Çünkü fazla beklersen, fazla düşünürsün ve bu sadece kafayı yemeni sağlar. |
Хотелось бы, но тянуть нельзя. Keşke bekletebilsek ama bugün olmak zorunda. |
Ладно, не буду тянуть. Pekala, çarkı çevir. |
Давайте... тянуть крекеры! Krakerleri yapalım mı? |
Не нужно рук тянуть ко мне, İhtiyacım yok, beni saracak kollara! |
Rusça öğrenelim
Artık тянуться'ün Rusça içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Rusça içinde arayabilirsiniz.
Rusça sözcükleri güncellendi
Rusça hakkında bilginiz var mı
Rusça, Doğu Avrupa'nın Rus halkına özgü bir Doğu Slav dilidir. Rusya, Beyaz Rusya, Kazakistan, Kırgızistan'da resmi bir dildir ve Baltık ülkeleri, Kafkaslar ve Orta Asya'da yaygın olarak konuşulmaktadır. Rusça, Sırpça, Bulgarca, Beyaz Rusça, Slovakça, Lehçe ve Hint-Avrupa dil ailesinin Slav kolundan türetilen diğer dillere benzer kelimelere sahiptir. Rusça, Avrupa'daki en büyük ana dil ve Avrasya'daki en yaygın coğrafi dildir. Dünya çapında toplam 258 milyondan fazla konuşmacı ile en çok konuşulan Slav dilidir. Rusça, ana dili konuşanların sayısına göre dünyada en çok konuşulan yedinci dil ve toplam konuşmacılar tarafından dünyanın en çok konuşulan sekizinci dilidir. Bu dil, Birleşmiş Milletler'in altı resmi dilinden biridir. Rusça ayrıca internette İngilizce'den sonra en popüler ikinci dildir.