Rumence içindeki a trage ne anlama geliyor?
Rumence'deki a trage kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte a trage'ün Rumence'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Rumence içindeki a trage kelimesi çekmek, güçlükle taşımak, kuvvetle çekmek, asılmak, geçirmek, ateşlemek, ateş etmek, ateş etmek, asılmak, çekiştirmek, çekip ayırmak, ateşlemek, ateş etmek, ateş etmek, çekmek, şut çekmek, ateş etmek, çekmek, çekmek, çıkarmak, atış yapmak, atış yapmak, beraberinde getirmek, ağır ağır çalmak, sürüklemek, çekmek, yukarı çekmek, çekip götürmek, çekmek, içine çekmek, iyi nişancı, şekerleme yapmak, sifonu çekmek, sonuç çıkarmak, ipleri elinde tutmak, gülmek, osurmak, yellenmek, gizlice dinlemek, ağır hareket etmek, sallanmak, okulu/dersi asmak, vakit öldürmek, zaman öldürmek, bastırmak, ateş etmek, kalmak, ateş etmek, boşa zaman harcamak, işten kaytarmak, aylaklık etmek, kenara çekmek, dolandırmak, kazıklamak, kandırmak, tokat atmak, tokatlamak, sille atmak, kana kana içmek, kazığa oturtmak, uzatmak, yanına park etmek, kenara çekmek, çimdiklemek, geri çekmek, indirmek, moralini bozmak, desteğini almak/dostluğunu kazanmak, yukarı çekmek, ihanet etmek, hainlik yapmak, kazıklamak, set çekmek, bir el ateş etmek, desteğini almak/dostluğunu kazanmak, anlamak, dolandırmak, almak, -e göz atmak, uyuklamak, kestirmek, (işten) kaytarmak, şekerleme yapmak,, alkol almak, uyuklamak, oyalanmak, asılmak, gizlice dinlemek, asılmak, sahile atmak, aldatmak, kandırmak, yumruk vurmak, yumruk atmak, yumruklamak, nefes çekmek, kafa atmak, çekiştirmek, dolandırmak, hava yutmak, emmek, eleştirmek, okuldan kaçmak, zedelemek, çekmek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
a trage kelimesinin anlamı
çekmek
A tras calculatorul spre el. Bilgisayarı kendisine doğru çekti. |
güçlükle taşımak(despre ceva greu) (ağır bir şeyi) |
kuvvetle çekmek, asılmak
|
geçirmek(haine) |
ateşlemek, ateş etmek(cu o armă) (silah) |
ateş etmek(birisine, bir şeye) Soldații au tras în dușmani. Askerler düşmana ateş etti. |
asılmak, çekiştirmek
Fata a tras de haina tatălui ei. Küçük kız babasının paltosunu çekiştirdi. |
çekip ayırmak(în jos) |
ateşlemek, ateş etmek(silah) Fixează ținta și apoi trage. |
ateş etmek(birisine, bir şeye) Soldații trăgeau în direcția pozițiilor inamice. |
çekmek(yük, vb.) Trage în continuare de frânghie, chiar dacă ai obosit. |
şut çekmek(la poartă) A tras chiar când jocul era pe terminate. |
ateş etmek(cu arma) Am zărit ținta câteva secunde și am tras de câteva ori. |
çekmek
Camionul e suficient de puternic pentru a trage o remorcă de o tonă. |
çekmek(perdele) (perde) Trag perdelele în fiecare noapte. |
çıkarmak(concluzii) (sonuç, vb.) Poți trage ce concluzie vrei, dar eu tot cred că el a făcut-o. |
atış yapmak(spor) Baschetbalistul a hotărât să dea pasă în loc să tragă. |
atış yapmak(futbol) |
beraberinde getirmek
|
ağır ağır çalmak(clopot) (çan, vb.) |
sürüklemek
Cynthia a târât scaunul cel mare la ea în cameră. Cynthia kocaman sandalyeyi odaya sürükledi. |
çekmek
|
yukarı çekmek(giysi) |
çekip götürmek
|
çekmek, içine çekmek
|
iyi nişancı
|
şekerleme yapmak
|
sifonu çekmek(la toaletă) |
sonuç çıkarmak
|
ipleri elinde tutmak
|
gülmek
A fost o seară veselă și toată lumea de la petrecere a râs. |
osurmak, yellenmek(vulgar) Jimmy a stânjenit-o pe mama sa atunci când s-a bășit fără să vrea în fața prietenilor ei. |
gizlice dinlemek(özel konuşmaları, vb.) |
ağır hareket etmek, sallanmak
|
okulu/dersi asmak(la școală) |
vakit öldürmek, zaman öldürmek
|
bastırmak
|
ateş etmek
Tatăl lui Robert l-a învățat să tragă cu arma, când era copil. |
kalmak
|
ateş etmek
|
boşa zaman harcamak
|
işten kaytarmak
|
aylaklık etmek
|
kenara çekmek(taşıt) |
dolandırmak, kazıklamak, kandırmak
L-au prins exact când îl înșela pe cumpărător, vânzându-i un fals. |
tokat atmak, tokatlamak, sille atmak
|
kana kana içmek(mâncare) |
kazığa oturtmak
|
uzatmak
|
yanına park etmek(mașină) (bir şeyin) |
kenara çekmek(birisini) |
çimdiklemek
|
geri çekmek
|
indirmek
|
moralini bozmak
|
desteğini almak/dostluğunu kazanmak(public) |
yukarı çekmek(etek, vb.) |
ihanet etmek, hainlik yapmak
|
kazıklamak(birisini) |
set çekmek
|
bir el ateş etmek
|
desteğini almak/dostluğunu kazanmak(public) |
anlamak
|
dolandırmak
|
almak(uyuşturucu) |
-e göz atmak
|
uyuklamak, kestirmek
Fred a tras un pui de somn după muncă. |
(işten) kaytarmak(la locul de muncă) |
şekerleme yapmak,(mecazlı) |
alkol almak(düzenli olarak) |
uyuklamak
|
oyalanmak
În loc să-și termine temele, Dan a amânat (or: a tărăgănat) și a așteptat până în ultimul moment. |
asılmak
|
gizlice dinlemek
|
asılmak
|
sahile atmak(balene) Balena a fost adusă la mal de valuri pe coasta Scoției. Echipajul a tras barca la țărm si a debarcat. |
aldatmak, kandırmak
Nu voiam să cumpăr biletul - am fost păcălit! |
yumruk vurmak, yumruk atmak, yumruklamak
|
nefes çekmek(droguri) |
kafa atmak
|
çekiştirmek
|
dolandırmak(mecazlı) |
hava yutmak
|
emmek
|
eleştirmek
|
okuldan kaçmak
|
zedelemek(ün, şöhret, vb.) |
çekmek(sandalye, vb.) |
Rumence öğrenelim
Artık a trage'ün Rumence içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Rumence içinde arayabilirsiniz.
Rumence sözcükleri güncellendi
Rumence hakkında bilginiz var mı
Rumence, başta Romanya ve Moldova olmak üzere 24 ila 28 milyon kişi tarafından konuşulan bir dildir. Romanya, Moldova ve Sırbistan'ın Voyvodina Özerk Bölgesi'nde resmi dildir. Başta İtalya, İspanya, İsrail, Portekiz, Birleşik Krallık, Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Fransa ve Almanya olmak üzere diğer birçok ülkede de Rumence konuşanlar var.