Rumence içindeki a merge ne anlama geliyor?

Rumence'deki a merge kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte a merge'ün Rumence'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Rumence içindeki a merge kelimesi üzerinde yürümek, (ördek) badi badi yürümek, paytak paytak yürümek, -e gitmek, çalışmak, işlemek, ağır/kuvvetli adımlarla yürümek, sürüş, iyi çalışmak, vızır vızır çalışmak, sürülmek, koşturmak, gitmek, işlemek, çalışmak, ilerlemek, gezinmek, kano ile gezme, güle güle gitmek, cehenneme gitmek, yaklaşmış, para kaybetmek, her yolu denemek, tüm yolları denemek, birlikte/bir arada gitmek, bir adım öteye geçmek/gitmek, aşırıya kaçmak, kılavuzluk etmek, rehberlik etmek, okula gitmek, balığa çıkmak, yürüyerek gitmek, yürüyüş yapmak, okula gitmek, işe gitmek, bisiklete binmek, kampa gitmek, gerekenden fazlasını yapmak, yürümek, yürüyerek gitmek, avcılık yapmak, avlanmak, topallayarak yürümek, topallamak, sendelemek, yalpalamak, yalpalayarak yürümek, kasılarak yürümek, kurumla yürümek, ayağını yere vurarak yürümek, (at) tırıs gitmek, salınarak yürümek, eşkin gitmek, uzun adımlarla yürümek, sendeleyerek yürümek, ayağını sürümek, alışveriş yapmak, devam etmek, fazla ileri gitmek, çok ileri gitmek, yanlış bir şekilde, hatalı bir şekilde, hatalı olarak, yurt dışına gitmek, yurt dışına çıkmak, beraber gitmek, birlikte gitmek, öne geçmek, önünden gitmek, geriye gitmek, geri geri gitmek, arabayla gitmek, otomobille gitmek, planlandığı gibi yapmak, öne geçmek, binmek, eşlik etmek, refakat etmek, aşmak, geçmek, geçmek, aşağı doğru yürümek, aşmak, ötesine geçmek, uygunsuz, yaya gitmek, yürümek, alışverişe çıkmak, alışverişe gitmek, -e kadar gitmek, yatmaya gitmek, tatil yapmak, tatile çıkmak, emeklemek, yelkenli gemi ile yolculuk yapmak, otostop yaparak yolculuk etmek, ördek gibi yürümek, motosiklete binmek, kano yapmak, kanoyla gezmek, tekerlekli patenle kaymak, paten kaymak, paten yapmak, parmak uçlarına basarak/sessizce yürümek, tekneyle/sandalla gitmek, deniz motosikletine binmek, arasında gidip gelmek, yavaş ilerlemek, ile çalışmak, -e yürümek, geçmek, hayatına devam etmek, yaşamına devam etmek, gitmek, yolculuk etmek, ile beraber yenilmek, abartmak, şişirmek, kasıla kasıla yürüme, kasılarak yürüme, yürüyerek geçmek, geçmek, başlamak, başlatmak, devam etmek, bisiklete binmek, yürüyüş yapmak, hiking yapmak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

a merge kelimesinin anlamı

üzerinde yürümek

(ördek) badi badi yürümek, paytak paytak yürümek

(despre rațe)

-e gitmek

Merg în Londra vara asta. Anne a mers în Italia în vacanța de anul trecut. Robert merge la piață în fiecare sâmbătă dimineață.

çalışmak, işlemek

Cum merge mașina asta?
Araba çalışıyor mu?

ağır/kuvvetli adımlarla yürümek

sürüş

(mașini) (otomobil)

Mașina cea nouă merge așa de lin.
Bu yeni arabanın çok yumuşak bir sürüşü var.

iyi çalışmak, vızır vızır çalışmak

sürülmek

(mașină) (araç)

koşturmak

(bir yere/şeye)

Nu mai avem lapte. O să merg până la magazin să iau.

gitmek

işlemek, çalışmak

Mașina asta funcționează așa cum trebuie?
Makina gerektiği gibi çalışıyor (or: işliyor) mu?

ilerlemek

(despre mașini)

Mașina rula pe șosea.
Araba sokak boyunca ilerledi.

gezinmek

kano ile gezme

(în caiac)

güle güle gitmek

cehenneme gitmek

yaklaşmış

(belli bir yaşa)

para kaybetmek

her yolu denemek, tüm yolları denemek

birlikte/bir arada gitmek

bir adım öteye geçmek/gitmek

aşırıya kaçmak

kılavuzluk etmek, rehberlik etmek

okula gitmek

balığa çıkmak

yürüyerek gitmek

yürüyüş yapmak

okula gitmek

işe gitmek

bisiklete binmek

kampa gitmek

gerekenden fazlasını yapmak

yürümek, yürüyerek gitmek

Ai vrea să mergi cu mașina sau pe jos?
Yürüyerek mi gitmek istersin, yoksa arabayla mı?

avcılık yapmak, avlanmak

Susan și-a dorit dintotdeauna să meargă la vânătoare dar până anul ăsta nu și-a făcut niciodată timp.

topallayarak yürümek, topallamak

sendelemek, yalpalamak, yalpalayarak yürümek

kasılarak yürümek, kurumla yürümek

ayağını yere vurarak yürümek

(at) tırıs gitmek

(despre cai)

salınarak yürümek

eşkin gitmek

(at)

uzun adımlarla yürümek

sendeleyerek yürümek

(despre copii)

ayağını sürümek

alışveriş yapmak

devam etmek

(yola, vb.)

fazla ileri gitmek, çok ileri gitmek

yanlış bir şekilde, hatalı bir şekilde, hatalı olarak

yurt dışına gitmek, yurt dışına çıkmak

beraber gitmek, birlikte gitmek

öne geçmek

önünden gitmek

geriye gitmek, geri geri gitmek

arabayla gitmek, otomobille gitmek

planlandığı gibi yapmak

(facă, rezolve)

öne geçmek

binmek

(bisiklete)

El merge pe bicicletă la școală în fiecare zi.
Okula hergün bisikletle gidiyor.

eşlik etmek, refakat etmek

(pe cineva undeva) (birisine)

Mă vei însoți la magazin?

aşmak, geçmek

geçmek

(birisini)

aşağı doğru yürümek

aşmak, ötesine geçmek

uygunsuz

(despre comportamentul unei persoane) (davranış)

yaya gitmek, yürümek

Hannah a făcut pană, așa că a trebuit să meargă pe jos la serviciu.

alışverişe çıkmak, alışverişe gitmek

-e kadar gitmek

(kökeni)

yatmaya gitmek

tatil yapmak, tatile çıkmak

Ei au mers în vacanță pentru două săptămâni.
İki hafta boyunca tatil yaptılar.

emeklemek

Bebelușul mergea de-a bușilea pe podea.

yelkenli gemi ile yolculuk yapmak

Familia a navigat spre Calais.

otostop yaparak yolculuk etmek

ördek gibi yürümek

(kişi)

motosiklete binmek

kano yapmak, kanoyla gezmek

tekerlekli patenle kaymak, paten kaymak, paten yapmak

Deși e o alee de bicicliști, dai des peste cei care merg pe role.

parmak uçlarına basarak/sessizce yürümek

tekneyle/sandalla gitmek

deniz motosikletine binmek

arasında gidip gelmek

(figurat)

yavaş ilerlemek

ile çalışmak

(tip de combustibil) (yakıt)

-e yürümek

geçmek

hayatına devam etmek, yaşamına devam etmek

(schimbarea)

gitmek, yolculuk etmek

(otobüs, tren... ile)

Eu călătoresc cu autobuzul la serviciu în fiecare zi.
İşe hergün otobüsle gidiyorum.

ile beraber yenilmek

(despre mâncare) (yiyecek)

abartmak, şişirmek

kasıla kasıla yürüme, kasılarak yürüme

yürüyerek geçmek

geçmek

(bir sonraki konuya, vb.)

başlamak, başlatmak

(în expresie) (mecazlı)

A mers mai departe cu proiectul după ce șeful și-a dat acordul.
Patronun onayını aldıktan sonra projeye başladık.

devam etmek

(bir şey yapmaya)

bisiklete binmek

Vom merge pe bicicletă la magazin.

yürüyüş yapmak, hiking yapmak

După serviciu, Larry făcea drumeții prin pădurile din afara orașului.

Rumence öğrenelim

Artık a merge'ün Rumence içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Rumence içinde arayabilirsiniz.

Rumence hakkında bilginiz var mı

Rumence, başta Romanya ve Moldova olmak üzere 24 ila 28 milyon kişi tarafından konuşulan bir dildir. Romanya, Moldova ve Sırbistan'ın Voyvodina Özerk Bölgesi'nde resmi dildir. Başta İtalya, İspanya, İsrail, Portekiz, Birleşik Krallık, Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Fransa ve Almanya olmak üzere diğer birçok ülkede de Rumence konuşanlar var.