Hintçe içindeki परदेसी ne anlama geliyor?

Hintçe'deki परदेसी kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte परदेसी'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Hintçe içindeki परदेसी kelimesi ecnebi, yabancı, el, yad, el oğlu anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

परदेसी kelimesinin anlamı

ecnebi

(stranger)

yabancı

(stranger)

el

(stranger)

yad

(stranger)

el oğlu

(stranger)

Daha fazla örneğe bakın

दी इंटरप्रेटर्स बाइबल बताती है, “इस तरह लेखक ज़ोर देकर कहता है कि यह परदेसी औरत सच्चे परमेश्वर को मानती थी।”
Bir kaynakta şu sözler yer alır: “Kaydı bu şekilde kaleme alan kişi, bu yabancının artık gerçek Tanrı’ya ibadet ettiğini vurgular” (The Interpreter’s Bible).
दूसरे भाषण हैं “‘परदेसी और प्रवासी’ जैसे रहो” और “हिम्मत रखो!
Ayrıca şu konuşmalar da sunulacak: “‘Gurbette ve Yabancı Olarak Yaşamaya’ Devam Edin” ve “Cesur Olun!
12 परदेसी उन्हें कहते हैं, जो दूसरे देश में या तो घूमने के लिए जाते हैं या वहाँ जाकर बस जाते हैं।
12 Yabancı sözcüğü temel anlamda, kendi memleketinden farklı bir ülkede yaşayan ya da orayı ziyaret eden kişi anlamına gelir.
(लूका 16:10) मूसा के नियम में, जिस भोजन को खाने की मनाही थी, जब उसे लेकर समस्या खड़ी हुई तब वे जवान आसानी से यह तर्क कर सकते थे कि वे तो परदेस में बंधुए हैं इसलिए उनके पास दूसरा कोई चारा नहीं।
(Luka 16:10) Onlar, Musa Kanununun yasakladığı yiyecekleri yeme sorunuyla karşılaştıklarında, kendi kendilerine, yabancı bir ülkede esir olduklarını ve bu konuda seçme haklarının olmadığını mazeret gösterebilirlerdi.
इसलिए आपस में सम्मति के बाद, वे परदेसियों के गाड़ने के लिए कुम्हार का खेत मोल ले लेते हैं।
Bu nedenle, aralarında görüş alışverişi yaptıktan sonra, o parayla yabancıların gömülmesi için çömlekçinin tarlasını satın aldılar.
उसने उसी देश में एक परदेसी की तरह सौ साल तक, यानी मरते दम तक यहोवा की सेवा की।
İbrahim kendisinin olmayan bir diyarda, Yehova’ya yüz yıl, yani ölümüne dek hizmet etti.
इससे पता चलता है कि सुलैमान ने परमेश्वर का यह कानून भी तोड़ा कि इसराएलियों को परदेसियों से शादी नहीं करनी चाहिए। —व्यव.
Süleyman bu şekilde Tanrı’nın yabancı kadınlarla evlenmeyi yasaklayan emrini de çiğnemiş oldu (Tekr.
बोअज़ को रूत की चिंता थी और वह समझता था कि एक परदेसी को किन मुश्किल हालात का सामना करना पड़ता है।
Boaz Rut’un bir yabancı olarak içinde bulunduğu zor durumu fark etti ve onunla yakından ilgilendi.
5 जब इसराएल में अकाल पड़ा तो नाओमी के पति एलीमेलेक को मजबूर होकर फैसला करना पड़ा कि वह अपनी पत्नी और दोनों बेटों को लेकर मोआब जाए और वहाँ परदेसी बनकर रहे।
5 Naomi’nin kocası Elimelek, İsrail’i vuran kıtlık yüzünden eşi ve iki oğluyla birlikte memleketinden ayrılıp yabancı bir ülkeye, Moab’a yerleşmeye karar vermişti.
“यहोवा परदेसियों की रक्षा करता है।”—भज.
“Yehova gurbete düşmüş olanı korur” (MEZM.
आपने पूछा: अगर एक देश की सरकार गैर-कानूनी परदेसियों को शादी करने की इजाज़त नहीं देती, तो क्या वे ‘डिक्लरेशन प्लेड्जिंग फेथफुलनेस’ नाम के दस्तावेज़ पर हस्ताक्षर करके बपतिस्मा ले सकते हैं?
Okuyucuların Soruları: İkamet izni olmadığı için evlenmesi kanunen mümkün olmayan biri Sadakat Andı Beyannamesini imzalayıp vaftiz edilebilir mi?
यहोवा के साक्षियों को किस मायने परदेसी कहा जा सकता है?
Yehova’nın Şahitleri hangi anlamda yabancı gibidir?
परदेसियों के मुकाबले आपके लिए अपने देश में नौकरी ढूँढ़ना ज़्यादा आसान होगा।
İş ve ev bulmak yabancı birine oranla sizin için muhtemelen daha kolay olacaktır.
24:3, 4) फिर मूसा के कानून में भी इसराएलियों को खबरदार किया गया था कि वे अपने बेटे-बेटियों की शादी परदेसियों से न कराएँ, क्योंकि परदेसी उन्हें मूर्तिपूजा की तरफ बहका सकते हैं। —व्यव.
Bir süre sonra Musa’ya verilen Kanunda da, İsrailoğullarının başka uluslardan insanlarla evlenmeleri yasaklanmıştı. Böylece Tanrı’nın halkı putperestlik tuzağına düşmekten korunacaktı (Tekr.
मसीह की मौत के करीब 30 साल बाद प्रेषित पतरस ने रोम की अलग-अलग जगहों में रहनेवाले मसीहियों को लिखा: “मेरे प्यारो, मैं तुम्हें उकसाता हूँ कि इस दुनिया में परदेसी और प्रवासी होने के नाते शरीर की ख्वाहिशों से अपने आप को दूर रखो, क्योंकि यही वे ख्वाहिशें हैं जो तुम्हारे जीवन के खिलाफ युद्ध करती रहती हैं।
Mesih’in ölümünden yaklaşık 30 yıl sonra elçi Petrus, Roma dünyasının farklı yerlerinde yaşayan İsa’nın takipçilerine şöyle yazdı: “Sevgili kardeşlerim, gurbette misafir ve yabancı olarak yaşayan sizlerin, beden arzularından kaçınmanızı rica ediyorum. Çünkü canınıza karşı savaşanlar bu arzulardır.
इसलिए “पराई स्त्री” या वेश्या ज़रूरी नहीं कि वाकई कोई परदेसी हो।
Böylece fahişeden, mutlaka yabancı ulustan biri olması gerekmediği halde, “ecnebi kadın” olarak söz edildi.
2: सच्चे मसीही क्यों इस दुनिया में “परदेसी और प्रवासी” के जैसे रहते हैं—1 पत.
2: İsa’nın Takipçileri Neden Kendilerini “Gurbette Misafir ve Yabancı” Olarak Görürler?
यह एक ऐसे आदमी की तरह है जिसने परदेस जाने के लिए अपना घर छोड़ा। उसने अपने दासों को अधिकार दिया और हरेक को उसका काम सौंपा और दरबान को जागते रहने का हुक्म दिया।
Nasıl başka memlekete giden bir adam evden ayrılırken hizmetkârlarının her birine iş ve yetki verir, kapıcıya da uyanık kalmasını söylerse, bu da ona benzer.
हाल के दशकों में हुई राजनैतिक उथल-पुथल और आर्थिक तंगी के चलते कई लोग अपना देश छोड़कर दूसरे देशों में जा बसे हैं। इस वजह से उन देशों में परदेसियों और दूसरी भाषाएँ बोलनेवालों को गवाही देने के कई मौके खुले हैं।
Son yıllarda siyasal ve ekonomik değişiklikler, Krallık mesajının farklı dillerden ve uluslardan insanlara ulaşmasına fırsat verdi.
(यूहन्ना 17:14) वे इसलिए “परदेसी” हैं क्योंकि वे बाइबल के खिलाफ जानेवाले इस संसार के रिवाज़ों, नज़रिए और तौर-तरीकों को नहीं अपनाते।
(Yuhanna 17:14) Onlar çevrelerinin Kutsal Yazılara uymayan âdetlerini, tutum ve uygulamalarını benimsemezler, bunlara ‘yabancıdırlar.’
7 जैसा कि हमने पिछले लेख में देखा, सच्चे मसीही शैतान की इस दुष्ट दुनिया में परदेसियों या प्रवासियों की तरह जीते हैं।
7 Önceki makalede ele alındığı gibi, İsa’nın gerçek takipçileri Şeytan’ın bu kötü dünyasında gurbette misafir ve yabancı gibi yaşarlar.
3:11) इस मायने में हम कह सकते हैं कि मसीही मंडली में कोई परदेसी नहीं है।
3:11). Dolayısıyla İsa’nın meshedilmiş takipçilerinin cemaatinde aslında yabancı yoktu.
इन शरणार्थियों के खिलाफ नफरत कई बार बाहर से नज़र नहीं आती, मगर यह लोगों के दिलों में पल रही होती है। वे सोचते हैं कि परदेसी भरोसे के लायक नहीं होते।
Aynı olgunun daha silik işaretleri ise, güvensizlik, hoşgörüsüzlük ve insanları aynı kalıba sokarak değerlendirmedir.
दूसरे हैं जिन्हें काम के लिए बहुत दूर जाना पड़ता है या वे नौकरी के लिए परदेस में अकेले बस जाते हैं ताकि घर पर पैसा भेज सकें।
Başkaları iş nedeniyle uzun seyahatlere çıkıyor ya da çalışıp eve para göndermek için tek başına yurt dışına gidiyor.
28 जब रूत ने बोअज़ से पूछा कि वह तो एक परदेसी है फिर वह उस पर क्यों इतनी मेहरबानी कर रहा है, तो बोअज़ ने कहा कि उसने सुना था कि रूत ने अपनी सास नाओमी के लिए कितना कुछ किया है।
28 Rut Boaz’a, bir yabancı olduğu halde kendisine neden iyilik yaptığını sordu. Boaz da, onun kayınvalidesi için yaptığı her şeyi duyduğunu söyledi.

Hintçe öğrenelim

Artık परदेसी'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.

Hintçe hakkında bilginiz var mı

Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.