Hintçe içindeki पार ne anlama geliyor?

Hintçe'deki पार kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte पार'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Hintçe içindeki पार kelimesi geçmek, aşmak, çaprazvari, çapraz, üstesinden gelmek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

पार kelimesinin anlamı

geçmek

(cross)

aşmak

(cross)

çaprazvari

(over)

çapraz

(cross)

üstesinden gelmek

(negotiate)

Daha fazla örneğe bakın

इसमें बताया गया है कि इस करारनामे का एक गवाह “महानदी के उस पार के राज्यपाल तत्तनू” का दास था। यह तत्तनू असल में राज्यपाल तत्तनै ही है, जिसका बाइबल की एज्रा नाम की किताब में ज़िक्र किया गया है।
“Irmak Ötesi valisi Tattannu’nun” hizmetkârının ticari bir işleme tanıklık ettiğinden bahsediyor. Anlaşılan Tattannu Kutsal Yazılardaki Ezra kitabında adı geçen Tattenay’dır.
इस्राएली, यरदन नदी पार करके कनान देश में जाने के लिए तैयार थे।
İsrailliler, Erden Nehrinden Kenân diyarına geçmek üzeredirler.
पहले पेज का विषय | मुसीबत का दौर कैसे करें पार
KAPAK KONUSU | SARSICI BİR DURUMLA NASIL BAŞA ÇIKABİLİRSİNİZ?
यह आमंत्रण काफ़ी कुछ प्रेरित पौलुस को परमेश्वर द्वारा प्रस्तुत किए गए आमंत्रण की तरह था। पौलुस ने दर्शन में एक पुरुष को देखा, जिसने उससे बिनती की: “पार उतरकर मकिदुनिया में आ; और हमारी सहायता कर।”
Bu daha çok, Tanrı’nın resul Pavlus’a yaptığı davete benziyordu. O, rüyasında kendisine şöyle yalvaran bir adam gördü: “Makedonyaya geçerek bize yardım et.”
मैं और कार्ला अब 70 की उम्र पार कर चुके हैं और अब हम सफरी काम नहीं कर सकते।
Karla ve ben şimdi 70’lerimizdeyiz ve artık seyahat hizmetimizi yerine getiremiyoruz.
5 जैसे ही इसराएलियों ने यरदन नदी पार की, यहोशू के साथ एक अनोखी घटना घटी।
5 İsrailoğulları Ürdün Irmağı’nı geçtikten kısa süre sonra Yeşu sıra dışı bir şey yaşadı.
ऐसे अवसरों पर वह विनाशक रीति से शक्ति को प्रयोग करने से नहीं हिचकिचाता है, जैसे नूह के दिनों में जल-प्रलय, सदोम और अमोरा के विनाश, और इस्राएल को मुक्त करने के लिए लाल समुद्र से पार कराते समय।
Nuh’un günlerindeki Tufan, Sodom ve Gomorra’nın harabiyeti ve İsraillilerin Kızıl Deniz’den geçirilerek kurtarılması gibi olaylarda olduğu gibi, kudretini tahrip edici şekilde kullanmaktan kaçınmaz.
जब सब इस्राएलियों ने नदी पार कर ली, तब यहोवा ने यहोशू के ज़रिए 12 हट्टे-कट्टे आदमियों से कहा: ‘वहाँ जाओ, जहाँ याजक वाचा का संदूक लिए खड़े हैं और वहाँ से 12 पत्थर उठाकर ले आओ।
Herkes karşıya geçtikten sonra Yehova, Yeşu’ya, 12 adama şunları söylemesini emreder: ‘Kâhinlerin nehrin içinde ahit sandığı ile durdukları yere gidin.
इस तरह उसने सैकड़ों साक्षियों को सीमा पार ज़ाम्बिया तक पहुँचाने के लिए वाकई बहुत बड़ा खतरा मोल लिया था।
O, yüzlerce Şahidin Zambia sınırına geçmesine yardım etmek için pek çok riski göze aldı.
सन् 1978 में, हम पहली बार समुंदर पार, पपुआ न्यू गीनी के पोर्ट मोर्ज़बी शहर में अंतर्राष्ट्रीय अधिवेशन के लिए गए।
1978’de Papua Yeni Gine’nin Port Moresby şehrindeki bir uluslararası ibadete katılmak için ilk kez denizaşırı yolculuk yaptık.
13 अब यशायाह, इब्राहीम के वंशजों पर आयी सबसे बड़ी विपत्ति की ओर इशारा करते हुए कहता है: “जो वेदना में थी उसके लिए अन्धकार बना न रहेगा। पूर्व काल में उसने जबूलून और नप्ताली के देशों का अपमान किया, परन्तु बाद के दिनों में वह समुद्र के तीर, यरदन के उस पार ग़ैरयहूदियों के गलील को महिमान्वित करेगा।”
13 İşaya şimdi İbrahim’in soyunun başına gelen en büyük facialardan birine değinerek şöyle diyor: “Sıkıntı çekmiş olan ülke karanlıkta kalmayacak. Geçmişte Zevulun ve Naftali bölgelerini alçaltan Tanrı, gelecekte Şeria Irmağı’nın ötesinde, Deniz Yolu’nda, ulusların yaşadığı Celile’yi onurlandıracak.”
अगर उनका बालक रोने लगे, या उनका बच्चा होहल्ला करना शुरु करे, तो वे पारी से उसे उचित अनुशासन के लिए बाहर ले जाएँगे।
Eğer bebekleri ibadet sırasında ağlayıp gürültü yapmaya başlarsa, gerekli disiplini vermek için, onları dışarı çıkarırlar.
लेकिन कुछ ही वर्षों में, राज्य उद्घोषकों की लगातार वृद्धि ने—हमने १९७५ में १,००,००० की संख्या पार की—अधिक जगह की माँग की।
Fakat birkaç yıl içinde Gökteki Krallığı ilan edenlerin sayısının giderek artmasıyla—1975’te 100.000’i aşmıştık—daha fazla yere gereksinim duyuldu.
फंदा (के आर पार गिर सकते हैं
Tuzakları ve yanlış tuğlaları boya (aşağı düşebilir
(यशायाह ५५:११) पारी से, इस से हमें यह काम में लगे रहने के लिए उस समय तक प्रेरित होना चाहिए जब तक कि हम मसीह के द्वारा परमेश्वर की सभी प्रतिज्ञाओं की पूर्ति देख नहीं लेते हैं।
(İşaya 55:11) Bu da bizi, İsa Mesih vasıtasıyla Tanrı’nın tüm vaatlerinin en sonuncusunun da gerçekleştiğini görene dek, bu görevi yerine getirmeye teşvik etmeli.
अगर आपको लगता है कि आपने यह सीमा पार कर ली है, तो 24 घंटों तक इंतज़ार करें और दोबारा कोशिश करें.
Bu sınırı aştığınızı düşünüyorsanız 24 saat bekleyin ve yeniden deneyin.
कोमलता से सनातन राजा इन अन्तिम दिनों के अन्त को पार करने में हमारी अगुवाई करेगा, क्योंकि दाऊद ने हमें आश्वस्त किया: “यहोवा अपने सब प्रेमियों की तो रक्षा करता, परन्तु सब दुष्टों को सत्यानाश करता है।”—भजन १४५:१६, २०.
Ebediyet Kralı, bu son günlerin sonuna dek bize şefkatle rehberlik edecek; zira Davud bize şu güvenceyi veriyor: “RAB kendisini sevenlerin hepsini korur; ve bütün kötüleri helâk eder.”—Mezmur 145:16, 20.
जिस हद तक यहोवा ने इन चीज़ों को किया है, हमारी प्रत्याशाओं के पार है।
Yehova bunu beklediğimizden çok daha mükemmel şekilde yapmıştır.
25 न ही उन्होंने जराहेमला नगर की तरफ कूच करने का साहस किया; न ही नफीहा के नगर जाने के लिए उन्होंने सिदोन नदी का अगला भाग पार करने का साहस किया ।
25 Zarahemla şehrine yürümeye cesaret edemedikleri gibi Sidon kaynağından geçip Nefiha şehrine gitmeye de cesaret edemediler.
साँचा:Zh-cp दंतकथा के अनुसार, चरवाहा तारा और जुलाही (कपड़े बुनने वाली) नौकरानी तारा आमतौर पर आकाशगंगा(नदी) के द्वारा बिछडे रहते हैं, लेकिन उन्हें चीनी कैलेंडर के सातवें महीने के सातवें दिन इसे पार कर के मिलने कि आजादी होती है।
Sabit durumda vs=0 yani Eşitlik(7) şunu gösterir : İndis I (r) sızıntı borusunun sol (sağ) tarafında doğru uygulanır.
प्राचीन समय में और मध्य युग में, अनेक लोग सोचते थे कि आक्षरिक आनन्द की एक वाटिका, अदन की वाटिका अभी भी विद्यमान थी, जो कहीं “अगम्य पर्वत की चोटी पर या अलंघ्य समुद्र के पार” थी, इतिहासकार ज़्हा डल्यूमो व्याख्या करता है।
Tarihçi Jean Delumeau, eski zamanlarda ve ortaçağda birçok insanın, gerçek anlamda bir zevk bahçesi olan Aden bahçesinin, herhangi bir yerde, “ulaşılamaz bir dağın tepesinde ya da aşılması imkânsız olan bir okyanusun ötesinde” hâlâ var olduğunu düşündüğünü anlatır.
इसलिए चरवाहा झुककर कोमलता से भेड़ को कंधे पर उठा लेता है और रास्ते की हर रुकावट पार करता हुआ उसे झुंड के पास वापस ले आता है।
Bu nedenle, çoban şefkatle onu yerden kaldırır ve tüm engelleri aşmasını sağlayarak ağıla kadar taşır.
जब हम अनुभव सुनते हैं कि यहोवा ने कैसे एक मसीही भाई या बहन को किसी खामी पर काबू पाने में या किसी कड़ी आज़माइश को पार करने में मदद दी है, तो यहोवा की शख्सियत हमारे लिए और भी हकीकी हो जाती है।—1 पतरस 5:9.
Yehova’nın, ruhi bir kardeşimizin bazı zayıflıkların veya zor sınavların üstesinden gelmesine nasıl yardım ettiğini duymak, O’nun bizim için daha da gerçek olmasını sağlayabilir (1. Petrus 5:9).
वह अपने प्यारे दोस्त ऐन्टोनयो की मदद से एक मुश्किल दौर पार कर पाया।
O, hayatındaki zor bir dönemi sevgili dostu Antonio’nun yardımıyla atlattı.
पौलुस ने कहा: “मैं नहीं चाहता, कि तुम इस बात से अज्ञात रहो, कि हमारे सब बापदादे बादल के नीचे थे, और सब के सब समुद्र के बीच से पार हो गए। और सब ने बादल में, और समुद्र में, मूसा का बपतिस्मा लिया।”
O kısmen şunları yazdı: “Ey kardeşler, size meçhul kalmasını istemem ki bütün atalarımız bulut altında idiler, ve hepsi denizden geçtiler; ve hepsi bulutta ve denizde Musaya vaftiz olundular.” (I.

Hintçe öğrenelim

Artık पार'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.

Hintçe hakkında bilginiz var mı

Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.