Hintçe
Hintçe içindeki दान ne anlama geliyor?
Hintçe'deki दान kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte दान'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Hintçe içindeki दान kelimesi bağişlama, sadaka anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
telaffuz dinle
दान kelimesinin anlamı
bağişlamanoun |
sadakanoun □ यहूदी धर्मोत्साहियों ने अपने दान, प्रार्थनाओं और उपवासों को किस में बदल दिया? □ Yahudi din adamları, sadaka, dua ve oruç işlerini neye dönüştürdüler? |
Daha fazla örneğe bakın
शायद राजा नबूकदनेस्सर दानिय्येल को यकीन दिलाना चाहता था कि बैबिलोन का देवता उसके परमेश्वर यहोवा से ज़्यादा ताकतवर है।—दानि. Muhtemelen Kral Nabukadnezar’ın amacı Daniel’i Babil’in tanrısının Yehova’dan daha güçlü olduğuna inandırmaktı (Dan. |
यह वास्तव में कोई संयोग नहीं है कि ये संस्थाएं काफी हद तक स्थापित होती हैं ऐसी जगह जहां पर्यटकों को आसानी से फुसलाया जा सकता है यात्रा करने के लिए और बदले में स्वैच्छिक दान देने के लिए। Bu kurumların çoğunlukla turistlerin, cezbedilerek çekileceği, ziyaret edeceği, bağış yapmakta gönüllü olacağı yerlerde kurulmuş olması tesadüf değil. |
ऐसी भेंटों का वर्णन करते हुए, याकूब कहता है: “हर एक अच्छा वरदान और हर एक उत्तम दान ऊपर ही से है, और ज्योतियों के पिता की ओर से मिलता है, जिस में न तो कोई परिवर्तन हो सकता है, और न अदल बदल के कारण उस पर छाया पड़ती है।” Bu tür armağanlardan söz eden Yakub şöyle der: “Her iyi atiye ve her kâmil mevhibe, indinde değişiklik yahut döneklik gölgesi olmıyan nurlar Babasından, yukarıdan, iner.” |
अहोईअष्टमी के दिन पेठे का दान करें। Gündelik ekmeğimizi bize bugün ver. |
क्या आप ‘दान करने के सम्मान’ में खुशी पाते हैं? ‘Bağışlara Katılma Ayrıcalığından’ Sevinç Duyuyor musunuz? |
तीतुस और अन्यजाति के दूसरे लोगों का ज़बरदस्ती खतना कराने का यह मतलब होता कि उद्धार व्यवस्था के कामों पर चलने से मिलेगा और यह उस दया का दान नहीं है जो दान यहोवा, यीशु मसीह में विश्वास करनेवाले लोगों को देता है, जबकि वे इसके काबिल नहीं। Titus’u ve Yahudi olmayan başkalarını sünnet edilmeye zorlamak, kurtuluşun, Kanuna dayalı işlere değil, Yehova’nın hak edilmemiş inayetine ve İsa Mesih’e imana dayandığını inkâr etmek demekti. |
मोज़ांबीक में हमारे छोटे बच्चों को भी दान देना अच्छा लगता है Mozambikli küçüklerimiz de vermenin mutluluğunu yaşıyor |
इसे पूरी दुनिया में बाइबल की शिक्षा देने के काम के तहत उपलब्ध कराया जा रहा है। इस काम का खर्च, स्वेच्छा से दिए गए दान से चलाया जाता है। Gönüllü bağışlarla desteklenen, Kutsal Kitaba dayalı dünya çapındaki eğitim programının bir parçası olarak hazırlanmıştır. |
लोग चाहे तो उसमें दान डाल सकते हैं या फिर साक्षियों के किसी कानूनी निगम को सीधे दान भेज सकते हैं। Kişiler bağışlarını bu kutulara atabilir ya da doğrudan Yehova’nın Şahitlerinin kullandığı yasal kurumlardan birine gönderebilir. |
लेकिन अच्छा होगा अगर ऐसे दान भेजने के साथ यह पाबंदी न रखी जाए कि उसका इस्तेमाल कहाँ और कैसे किया जाना चाहिए। Bununla birlikte, eğer bağışların nerede ve nasıl kullanılacağıyla ilgili kısıtlamalar yapılmamışsa bu çok daha iyi olacaktır. |
(इब्रानियों १३:१७) सो, अगर आप एक प्राचीन हैं, तो यहोवा ने आपको यह साबित करने का एक बहुत ही बढ़िया मौका दिया है कि आप अपने भाइयों के लिए सचमुच दान हैं, एक आशीष हैं। (İbraniler 13:17) Bir ihtiyar olarak hizmet ediyorsanız, kardeşleriniz için bir hediye ya da nimet olduğunuzu göstermek üzere Yehova size muhteşem bir fırsat vermiş demektir. |
लेकिन अगर सर्किट के खाते में इतना पैसा नहीं है जिससे सम्मेलन का खर्च पूरा हो सके या अगले सम्मेलन की तैयारी की जा सके, जैसे हॉल बुक कराने के लिए पहले से पैसा देना, तो सर्किट निगरान के निर्देशन के मुताबिक मंडलियों को बताया जा सकता है कि उनके पास दान देने का एक और मौका है। Bununla birlikte çevrenin hesabında ibadetin masraflarını karşılayacak ya da sonraki ibadetin kaparo gibi ön ödemelerini yapacak kadar para yoksa, çevre gözetmeni cemaatlere bağış yapma ayrıcalıklarının hatırlatılmasını isteyebilir. |
ऐसे सभी इंसान जो दान करते हैं, यहाँ तक कि दिल खोलकर देते हैं, ज़रूरी नहीं कि उनमें देने की भावना हो। Başkalarına bir şeyler veren herkes, bunu cömertçe yapsa bile bu ruha sahip olmayabilir. |
(इफिसियों 4:8, 11, 12) हम इस बात के लिए कितने एहसानमंद हो सकते हैं कि सभाओं के ज़रिए ये ‘मनुष्यों में दान’ यानी नियुक्त प्राचीन, हमें यहोवा की चितौनियाँ याद दिलाते रहते हैं। (Efesoslular 4:8, 12, 13) Tapınmak üzere bir araya geldiğimizde bu ‘insan olan hediyelerin’ yani tayin edilmiş ihtiyarların dikkatimizi Yehova’nın hatırlatmalarına yöneltmesine çok minnettar olabiliriz. |
मगर जब बार-बार दान माँगा जाता है तो क्या इससे आप कभी-कभी परेशान नहीं होते या क्या यह आपको अखरता नहीं? Bununla birlikte, para için yapılan ısrarlı çağrılar size de rahatsız edici, hatta itici gelmiyor mu? |
ऐसी रिपोर्ट की गयी है कि उत्तरी गलीली में तेल दान पुरातत्त्वीय खनन स्थल में हाल ही की एक विशिष्ट खोज दाऊद और उसके राजवंश की ऐतिहासिकता का समर्थन करती है। Geçenlerde Galile’nin kuzeyinde, Tel Dan’daki arkeolojik kazı alanında ortaya çıkarılan dikkate değer bir bulgunun Davud ve hanedanının tarihselliğini desteklediği bildiriliyor. |
इन सारे इंतज़ामों के लिए पैसों का इंतज़ाम स्वेच्छा से दिए गए दान से किया जाता है, ठीक जिस तरह मंदिर बनाने और पहली सदी की मसीही कलीसियाओं की ज़रूरतें पूरी की गयी थीं। Mabedin inşası için gerekenlerin ve birinci yüzyıldaki cemaatlerin ihtiyaçlarının gönüllü bağışlardan karşılandığı gibi, bugünkü tüm düzenlemeler için gereken kaynak da tamamen gönüllü bağışlardan gelir. |
इस तरह स्वेच्छा से दिए गए दान से दुनिया के 235 देशों में यहोवा के साक्षियों के प्रचार काम को चलाया जा रहा है। Yehova’nın Şahitlerinin şimdi dünya çapında 235 ülkede yapılan vaaz etme işi, bu gibi gönüllü bağışlarla desteklenmektedir. |
वह अपनी सृष्टि की भलाई चाहता है, क्योंकि “हर एक अच्छा वरदान और हर एक उत्तम दान” उसी की ओर से मिलता है।—याकूब १:१७. O, her zaman yaratıklarının iyiliğini ister, çünkü Kendisi ‘her yararlı bağışın ve her yetkin armağanın’ Kaynağıdır.—Yakub 1:17, İncil—Çağdaş Çeviri. |
इस इंतज़ाम से, “बायोपैट” नाम का संगठन यही उम्मीद करता है कि जो दान उन्हें मिलेगा उन पैसों से वह नए जीव-जन्तुओं और पौधों की पहचान करने और नयी-नयी जातियों का बचाव भी कर पाएँगे। BIOPAT adındaki kuruluş bu yolla, hem taksonomi hem de yeni türlerin korunması için açılan fonlara para toplamayı ümit ediyor. |
ऐसा मालूम होता है कि जब तक नहेमायाह यरूशलेम लौटा, तब तक लोगों ने मंदिर में दान देना लगभग बंद कर दिया था। Anlaşılan, Nehemya Yeruşalim’e döndüğünde mabede yapılan bağışlar neredeyse durmuştu. |
सामान्य युग 33 के पिन्तेकुस्त के दिन यरूशलेम में रहनेवाले यहूदियों को भाषण देते वक्त, पतरस ने कहा: “मन फिराओ, और तुम में से हर एक अपने अपने पापों की क्षमा के लिये यीशु मसीह के नाम से बपतिस्मा ले; तो तुम पवित्र आत्मा का दान पाओगे।” Petrus, MS 33 yılının Pentikost’unda Yeruşalim’deki Yahudilere şöyle dedi: “Tövbe edin; ve günahlarınızın bağışlanması için her biriniz İsa Mesihin ismile vaftiz olunsun; ve Ruhülkudüs vergisini alacaksınız.” |
सबसे पहली और सबसे बड़ी वज़ह तो यह है कि खुद यहोवा, जो ‘मनुष्यों में दान’ देता है, हमदर्दी जतानेवाला परमेश्वर है। Her şeyden önce onları ‘insan olan hediyeler’ olarak veren Yehova duygudaş bir Tanrı’dır. |
आधुनिक शब्दों में, दान की गई भेंटों की क़ीमत अरबों डॉलर है। Bağışlananlar bugünkü ölçülerle ifade edilirse milyarlarca dolar değerindeydi! |
दान के लिए बहुत कम रकम तय की जाती थी ताकि गरीब लोग भी हमारी किताबें-पत्रिकाएँ ले सकें। Ancak sunduğumuz yayınları maddi durumu iyi olmayan kişilerin de alabilmesi için, bağış olarak belirtilen miktar düşük tutuluyordu. |
Hintçe öğrenelim
Artık दान'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.
Hintçe sözcükleri güncellendi
Hintçe hakkında bilginiz var mı
Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.