Hintçe içindeki बलिदान देना ne anlama geliyor?

Hintçe'deki बलिदान देना kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte बलिदान देना'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Hintçe içindeki बलिदान देना kelimesi fjtif, Kurban, kurban etmek, feda etme, bağışlamak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

बलिदान देना kelimesinin anlamı

fjtif

(sacrifice)

Kurban

(sacrifice)

kurban etmek

(sacrifice)

feda etme

(sacrifice)

bağışlamak

(sacrifice)

Daha fazla örneğe bakın

इसराएली जिस रवैए से बलिदान देते थे, हमें उस पर क्यों ध्यान देना चाहिए?
İsrailoğullarının kurban sunarken sahip olması gereken güdüyü neden incelemeliyiz?
मसीही लोग किस प्रकार की आध्यात्मिक भेंट और बलिदान देते हैं?
İsa’nın takipçileri ne tür ruhi takdimeler ve kurbanlar sunarlar?
हत्या के अनसुलझे मामले में, मौत का प्रायश्चित्त बलिदान देकर किया जाता था।
Çözülememiş bir cinayet olayında ölüme bir kurbanla kefaret ediliyordu.
सिर्फ मसीह का एक बार बलिदान देना काफी था रोमि.
Mesih tek kurban olarak yeterliydi Rom.
जब यहोवा ने इब्राहीम से इसहाक का बलिदान देने के लिए कहा, उससे क्या पता चला?
Yehova İbrahim’den İshak’ı kurban etmesini istediğinde, kurbanların anlamı nasıl açıklanmış oldu?
क्या छुड़ौती की कीमत उन पापों पर लागू हो सकती है, जो छुड़ौती बलिदान देने से पहले किए गए थे
İsa’nın ödediği fidye, daha önce işlenen günahların da bağışlanmasını sağlar mı?
और एक वर्चुअल रियलिटी के अध्ययन में तो, लोग पुरुषों का बलिदान देने के लिये ज़्यादा तैयार थे, औरतों का कम।
Bir sanal gerçeklik araştırmasında, insanlar kadınlardan çok erkekleri kurban etmeyi istiyordu.
12 विश्वास करनेवालों को जो पाप विरासत में मिला, उसे पूरी तरह ढाँपने के लिए महायाजक के तौर पर यीशु क्या बलिदान देता?
12 Başkâhin İsa, miras alınan günahı tamamen ortadan kaldıracak nasıl bir kurban sunabilirdi?
ऐसे “व्यवस्था के कामों” या केवल “कामों,” की यीशु के सिद्ध बलिदान देने के बाद आगे कोई भी आवश्कता नहीं है।—रोमियों १०:४.
Böyle ‘kanun işleri’ ya da sadece “işler,” İsa kusursuz kurbanı sağladıktan sonra artık gerekmiyordu.—Romalılar 10:4.
पाप और मृत्यु से हमें छुड़ौती देने के लिए अपने दिल को सबसे प्यारे, अपने प्यारे बेटे, यीशु मसीह, का बलिदान देने के द्वारा।
En çok sevdiği, sevgili Oğlu İsa Mesih’i günah ve ölümden kurtulmamız için bir fidye olarak kurban etmekle.
(मलाकी ३:३) इसके अनुरूप, जबकि पहली सदी में यहोवा की सेवा करने का दावा करनेवाले अधिकांश जन निकाले गए, कई जन शुद्ध किए गए और वे स्वीकार्य बलिदान देते हुए यहोवा के पास आए।
(Malaki 3:3) Bununla uyumlu olarak, birinci yüzyılda Yehova’ya hizmet ettiklerini iddia edenlerin büyük bir kısmı reddedildiği halde, bazıları temizlendi ve Yehova’ya dönüp kabul edilir takdimeler sundu.
(यूहन्ना ६:५१) इस प्रकार यीशु ने अपनी शारीरिक देह मानवजाति के लिये बलिदान में दे दी।
(Yuhanna 6:51) İsa böylece etten bedenini, insanlık için kurban olarak verdi.
(लूका १:३५; यूहन्ना १:२९; १ पतरस १:१८, १९) यीशु ने अंत तक पूरी तरह वफादारी दिखायी, और अपना सिद्ध जीवन बलिदान देकर पूरी मानवजाति को पाप और मृत्यु की गुलामी से छुड़ा लिया।
(Luka 1:35; Yuhanna 1:29; I. Petrus 1:18, 19) İsa bütünlüğünü kusursuzca koruyan biri olarak öldüğünde, insanlığı geri satın almak ve özgür kılmak üzere kendi kusursuz yaşamını verdi.
उसने अपने बेटे, यीशु मसीह का इंतज़ाम किया ताकि वह हमारे लिए छुड़ौती बलिदान देकर हमें पाप, असिद्धता और मौत से छुटकारा दिलाए, जो हमें पहले माता-पिता आदम और हव्वा से विरासत में मिली हैं।
O, Oğlu İsa Mesih’in hayatını fidye olarak vermesi için bir düzenleme yaptı. Bu sayede, ilk ana babamız Âdem ve Havva’nın bize miras bıraktığı günahtan, kusurluluktan ve ölümden kurtulabiliriz (Matta 20:28).
परमेश्वर की मरज़ी थी कि यीशु अपना मानव जीवन बलिदान कर दे
O hayatını kurban olarak vermeliydi.
करीब दो हज़ार साल पहले परमेश्वर ने अपने बेटे यीशु मसीह का बलिदान देकर 1,44,000 अभिषिक्त मसीहियों को इकट्ठा करना शुरू कर दिया था, और सबूतों से पता चलता है कि यह संख्या अब पूरी हो चुकी है।
Tanrı, İsa Mesih’in fidye kurbanlığını sağlayarak 144.000’leri hemen hemen 2.000 yıl önce toplamaya başladı ve görüldüğü kadarıyla bu grubun sayısı artık tamamlanmıştır.
(निर्गमन ४:१०) जबकि उससे लोगों का न्याय करने की मांग थी, कभी-कभी वह यहोवा के सामने उनका हिमायती भी बना, उन्हें माफ़ कर देने की विनती करते हुए उनके बदले में अपना बलिदान देने का प्रस्ताव भी रखा।
(Çıkış 4:10) Kavme hükmetmesi talep edildiyse de, bazen Yehova’nın önünde onları savunmuş, onları bağışlaması için yalvarmıştı, hatta onların uğruna kendisinin feda edilmesini bile rica etmişti.
और जब उन्हें हम किसी माँ के बच्चे नहीं दिखाई देते, हम पर आसानी से प्रतिबंध लगा सकते हैं, हमें रोक सकते हैं, हमें निष्कासित कर सकते हैं, हमें कैद कर सकते हैं, सुरक्षा के भ्रम में हमारा बलिदान दे सकते हैं।
Şu bedenlerimizi bir annenin evladı olarak göremediklerinde bizi menetmeleri, alıkoymaları, dışlamaları, tutuklamaları, güvenlik yalanıyla bizi kurban etmeleri daha kolay oluyor.
इब्राहीम यहोवा पर पूरी तरह विश्वास करता था और इस बात को साबित करने के लिए उसने बिना सवाल किए यहोवा की हर आज्ञा का पालन किया, यहाँ तक कि वह अपने बेटे इसहाक का बलिदान देने के लिए भी तैयार हो गया था।
İbrahim Yehova’ya tam anlamıyla güvendi ve bu güveni O’nun emirlerine kayıtsız şartsız itaatle kanıtladı; öyle ki o, oğlu İshak’ı kurban etmeye bile hazırdı.
ऐसा नहीं कि हमने परमेश्वर से प्यार किया था और बदले में उसने हमसे प्यार किया, बल्कि उसी ने हमसे प्यार किया और अपने बेटे को भेजा ताकि वह हमारे पापों के लिए अपना बलिदान देकर परमेश्वर से हमारी सुलह कराए।” —1 यूहन्ना 4:9, 10.
Dolayısıyla asıl sevgi, bizim Tanrı’ya gösterdiğimiz değil, Oğlunu günahlarımıza kefaret eden bir kurban olarak göndermekle O’nun bize gösterdiği sevgidir” (1. Yuhanna 4:9, 10).
मान लीजिए, उसे यीशु मसीह के छुड़ौती बलिदान पर भाषण देना है।
Diyelim ki, aldığı görev İsa Mesih’in fidyesi hakkında bir konuşma yapmak olsun.
(लूका 8:1) परमेश्वर की यह भी मरज़ी थी कि यीशु अपना सिद्ध मानव जीवन बलिदान कर दे ताकि उससे छुड़ौती की रकम दी जाए और नयी वाचा के लिए नींव तैयार हो।
(Luka 8:1) Bu aynı zamanda kusursuz insan yaşamını fidye ve yeni ahit için bir temel olarak kurban vermesini de içeriyordu.
क्या आपका हृदय यहोवा परमेश्वर के प्रति यह जानकर उत्साह से नहीं भर जाता है कि वह आपकी इतनी परवाह करता है कि उसने आपके लिये अपने प्रिय पुत्र को बलिदान में दे दिया?
Sevgili biricik Oğlunu uğrunuza verecek kadar size özen gösterdiğini bilmek, Yehova Tanrı’ya karşı yüreğinizi ısıtmıyor mu?
इस पर शमूएल ने शाऊल से तब तक रुकने को कहा, जब तक कि वह आकर यहोवा के लिए बलिदान न चढ़ा दे
Samuel, Saul’a, Yehova’ya bir kurban, yani bir hediye sunmak üzere geleceğini ve gelinceye kadar kendisini beklemesini söyler.
अपने जीवन को एक छुड़ौती बलिदान के रूप में देने के द्वारा।
Yaşamını fidye niteliğinde bir kurban olarak vermekle.

Hintçe öğrenelim

Artık बलिदान देना'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.

Hintçe hakkında bilginiz var mı

Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.