Endonezya içindeki menangis ne anlama geliyor?
Endonezya'deki menangis kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte menangis'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki menangis kelimesi ağlamak, göz yaşı dökmek, sulandırmak, sulanmak, Ağlamak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
menangis kelimesinin anlamı
ağlamakverb Apakah kamu sering menangis? Sık sık ağlar mısın? |
göz yaşı dökmekverb Aku takkan menangis karena darah redcoat, tapi pasukanku takkan beraksi seperti itu tanpa persetujuanku. Kırmızı urbalıların kanı için göz yaşı dökmem ama adamlarım rızam olmadan böyle bir eylemi asla gerçekleştirmez. |
sulandırmakverb |
sulanmakverb |
Ağlamak
Apakah kamu sering menangis? Sık sık ağlar mısın? |
Daha fazla örneğe bakın
Dia jelas tidak tahu kenapa saya menangis, tapi saat itu saya bertekad untuk tidak lagi mengasihani diri dan tidak terus berpikiran negatif. Tabii ki neden ağladığımı anlamamıştı. O an, kendime acımayı ve olumsuz şeyleri düşünmeyi bırakmaya karar verdim. |
Aku menerima keluhan... mengenai seorang wanita menangis histeris. Odada bir kadının deli gibi ağladığına dair şikayetler aldım. |
Di Madrid, Maria Gonzales sedang berdiri di depan pintu mendengarkan anaknya menangis, mencoba memutuskan apakah akan membiarkan anaknya menangis sampai tertidur atau menggendongnya. Madrid'de Maria Gonzalez kapıda duruyor, bebeğinin ağlamasını ve ağlamasını dinliyor, uykuya dalana kadar ağlamaya bıraksın mı yoksa kucağına alıp tutması mı gerek karar vermeye çalışıyor. |
Mereka diam-diam menangis di malam hari. Geceleri sessizce ağlıyorlar. |
Jadi, ga apa2 kalau aku menangis sedikit? Az ağlasam sıkıntı olur mu? |
Tidak, aku tak siap menangis di pangkuannya. Hayır, ona anlatmaya hazır değilim. |
Omong- omong wanita yang disana itu menangis. Şuradaki bayan gerçekten ağlıyor, bu arada. |
[ Menangis ] Silakan silakan dengarkan aku. Lütfen dinle beni. |
Baca dan menangis. Oku ve ağla. |
Mama, tolong jangan menangis Anne, lütfen ağlama |
Jadi kau selalu menangis bila Dom pergi? Ne zaman Dom arabasına binip gitse senin gözlerin doluyor. |
Kekecewaan karena tidak dapat bertemu dengan kamu telah ibumu menangis. Seni görememenin yol açtığı hayal kırıklığı anneni ağlattı. |
Di atas sarangnya menangis, mengeringkan dirinya? Yukarıda ağlayıp, kurumayı mı bekledi? |
Aku tahu, tapi mereka sedang menangis! Seni durdurmayacağımı biliyorum, ama ağlıyorlar! |
aku yang membawa kalian kesini dan aku yang menawarkan ide Mash Up saat kamu menghabiskan waktu memikirkan caranya untuk membuat FinnHudson menangis. Sizlerin gelmesini ben sağladım ve sen Finn Hudson'ı nasıl ağlatırım diye düşünerek vakit harcarken, karışım fikrini ben buldum. |
Tiba- tiba terdengar bunyi gedebuk kekerasan terhadap pintu ruang tamu, menangis tajam, dan maka - diam. Aniden salonun kapı karşı şiddetli bir gümbürtüyle, keskin bir çığlık, ve oraya geldi sonra sessizlik. |
Aku tidak menangis Ağlamıyordum. |
tapi anak batin ku lapar... dan menangis untuk sesuatu yang bergizi. Ama içimdeki çocuk aç ve daha besleyici bir şey için haykırıyor. |
Aku akan hidup dengan gembira dan belajar dengan giat hingga aku bertemu denganmu, dan aku berjanji aku tidak akan menangis lagi. Hayatımı mutlu bir şekilde yaşayacağım ve çok çalışacağım seni görene kadar, ve söz veriyorum bir daha ağlamayacağım. |
Mengapa kamu menangis? Neden ağlıyorsun? |
Kau menangis? Ağlıyor musun? |
Apa yang dapat dipelajari orang-orang Kristen dari apa yang dilakukan Nehemia untuk membuat orang-orang Yahudi tidak menangis lagi? İsa’nın takipçileri Nehemya’nın Yahudilerin ağlamayı bırakması için yaptıklarından neler öğrenebilir? |
Jangan menangis, semua akan baik-baik saja. Her şey yoluna girecek. |
Kupikir kau menangis karena mobil ini buruk. Bu araba çok berbat olduğu için ağladığını düşünmüştüm. |
Kau tak akan membuatku menangis hari ini. Bugün beni ağlatamayacaksın. |
Endonezya öğrenelim
Artık menangis'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.